Examples of using "Rögtön" in a sentence and their turkish translations:
Ben onu derhal tanıdım.
Biz hemen arkadaş olduk.
Bir saniye içinde döneceğim.
Tom hemen uyuyakaldı.
Ben orada olacağım.
Derhal!
onun karakterine ve beklentilerimize karar veriyoruz.
Zevkini kaçıracağım:
Oraya varır varmaz bana yazın.
O hemen uykuya daldı.
- Bana derhal cevap ver.
- Şimdi bana cevap ver.
Onunla hemen ilgileneceğim.
Hemen başlamayı tavsiye ederdim.
Bir dakika, ben hemen geleceğim.
Hemen geri döneceğim.
Geri dönünce seni hemen arayacak.
Onu bana bırak. Onu derhal yaptıracağım.
- Tom'la şimdi konuşmam lâzım.
- Tom'la şu anda konuşmam gerekiyor.
Derhal gelmesi için ona yazdım.
Soğumadan önce bunu derhal ye.
Derhal başlamanın bir sakıncası yok.
ama hemen ardından yaralanmış çocuğunu görüyor.
Çin merkezli şirketlerin devreye girebileceği yönünde.
Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı ve birden dedi ki,
Ona derhal geri gelmesini tavsiye ettim.
Yerinde olsam derhal eve giderim.
Şu anda bir biraya karşı çıkmazdım.
Polis hemen onu suçlu olarak belirledi.
Ben derhal terk ettim.
Bu, veriler için anında bir talep yarattı.
Boşaltmak için de bir düğmesi oldu mu tamamdır.
- Sadede geleceğim. Kovuldun.
- Hemen konuya gireceğim. Kovuldun.
"Şu an bu insanlara sevgi ve saygıyla davranmaya başlayın.
Derhal buradan çıkmanı istiyorum.
Derhal ayakkabılarımı giydim.
Bir avukata gitmemi tavsiye etti. Bunu hemen yaptım.
Ben onunla derhal ilgileneceğim.
Tom bana derhal gitmem gerektiğini söyledi.
İlk görüşte ona âşık oldu.
- Hemen başlamalısın.
- Hemen başlamalısınız.
Onu görür görmez gülmekten kırıldım.
Meryem, Tom'un kapıyı çarpmasından onun mutsuz olduğunu anladı.
Mağazaya gidiyorum ve kimi görüyorum? Onunla son kez buluştuğumuzdan beri kendisinde neler gittiğini bana hemen anlatmaya başlayan bir Amerikan arkadaşımı.
"Şu anda meşgul müsün?" "Bir dakika, hemen geliyorum."