Examples of using "Azonnal" in a sentence and their turkish translations:
O, onu hemen sevdi.
Hemen dön.
Onu derhal yap.
O aniden gitti.
Derhal gel.
Onunla derhal ilgileneceğim.
Hemen geleceğim.
O derhal uyudu.
Hemen başlayacağız.
Bunu hemen yapacağım.
- Derhal gel.
- Hemen gel.
Onu derhal düzelteceğim.
Ama neredeyse hemen,
Ben de ona sımsıkı tutundum.
Onu derhal oraya gönderdim.
Onlar derhal bir doktor getirttiler.
Hemen doktora git!
Lütfen derhal terk edin.
Tom anında yanıtladı.
Biz hemen gelebiliriz.
Bunu şimdi yapacağım.
- Derhal gitmeliyim.
- Hemen gitmem gerekiyor.
Hemen ayrılmalıyız.
Hemen buraya gel.
Hemen bir doktor çağır.
Hemen dur.
Derhal dur.
Hemen tanıdım onu.
O hemen belli oldu mu?
Derhal terk edin!
Hepsi derhal yanıt verdiler.
Derhal!
Tom hemen itiraf etti.
Tom neredeyse hemen öldü.
Onun teklifini hemen kabul ettim.
Bu hemen durdurulmak zorunda.
Bir anda beni soru yağmuruna tuttular:
Hemen eve gitmelisin.
Derhal başlamalıyız.
Mümkün olduğu kadar kısa sürede onu bana getirmeni istiyorum.
Gördüğüm anda onu tanıdım.
O hemen uykuya daldı.
Romeo Juliet'e anında aşık oldu.
Lütfen hemen git.
Şimdi beni buradan çıkar.
- Hemen biriyle konuşmam gerekiyor.
- Hemen biriyle görüşmem gerekiyor.
- Derhal birisiyle konuşmam gerekiyor.
- Derhal birisiyle görüşmek istiyorum.
Derhal Tom'u arıyorum.
Çok acil olarak yapacağım.
Hemen çıkmamız gerek.
Hemen eve gitmene izin vereceğim.
Hemen onu durdurun.
O derhal yapılmalı.
Hemen buraya gel.
Onlar derhal oraya gitmek zorunda.
Hemen şimdi dışarı çıkın.
Derhal ona söyleyeceğim.
Onu hemen bulmamız gerek.
Onunla hemen ilgilenebilirim.
Oraya derhal gitmene gerek yok.
Derhal hastaneye gitmelisin.
Oraya hemen gitmeli miyim?
Derhal Tom'u arayın.
Onu derhal yapmalısın.
- Hemen beğenmiştim.
- Hemen hoşuma gitti.
O, derhal gitmesi gerektiğini söyledi.
Derhal başlamamız gerektiğini önerdim.
Dersleri yaptıktan sonra o hemen yatmaya gitti.
Hemen başlasan iyi olur.
- Herhangi bir şey olması durumunda, derhal beni ara.
- Bir şey olursa hemen beni ara.
Şu anda karar vermek zorunda değilsin.
Tom'un istifası derhal yürürlüğe girdi.
Tom hemen Mary'nin sorusunu yanıtladı.
Size faturayı hemen getireceğim.
Ben hemen yukarıda olacağım.
Tom Mary'nin sesini hemen tanıdı.
Bari hemen başlayalım.
Bu odadan hemen dışarı çık.
Derhal odamı terk et.
Hemen trenden in.
Derhal yatmaya gitsen iyi olur.
Derhal ev ödevini yap.
Derhal gitsen iyi olur.
Derhal eve gitsen iyi olur.
Babana hemen bir telgraf gönder.
Tom tehlikeyi hemen hissetti.
Bir şey olursa hemen beni ara.
Acilen bir işe ihtiyacım var.
Hemen yatmaya gidebilirsin.
- Derhal gidebilirsin.
- Bir kerelik gidebilirsin.
- Hemen gidebilirsin.
Pasaportunu bulursam seni hemen ararım.
Hemen Osaka'ya gitmeni istiyorum.
Planı hemen uygulamalıyız.
O, bana derhal oraya gitmemi söyledi.
Derhal oraya gitmesini önerdim.
Derhal git, yoksa geç kalacaksın.
Tom hemen sizi görmek istiyor, efendim.
Yandan çıkarın. Onunla oynamaya başlamayın.
Derhal ameliyat yapmalıyız.