Examples of using "Senki" in a sentence and their turkish translations:
Burada kimse yok.
Hiç kimse uyumadı.
Hiç kimse orada değil.
Orada hiç kimse yok.
Hiç kimse zorunlu değil.
Kimse onu istemiyordu.
Kimse cevap vermedi.
Tom'dan başka kimse ayrılmadı.
Kimse bilmiyor.
Hiç kimse bunu bilmiyor.
Hiç kimse bana yardım etmedi.
Hiç kimse onu istemiyor.
Ben hiç kimseyim.
- Hiç kimse bilmeyecek.
- Kimse bilmeyecek.
Hiç kimse sormadı.
- Kimse seni anlamıyor.
- Seni kimse anlamıyor.
Hiç kimse benimle konuşmuyor.
Kimse gerçekten bilmiyor.
Hiç kimse bilmeyecek.
Orada hiç kimse yoktu.
Kimse ona dikkat etmiyor.
Hiç kimse onları sevmiyor.
Burada kimse oturmuyor.
Kimse keşfetmeyecek.
Hiç kimse sizi aramadı.
Hiç kimse mükemmel değildir.
Kimse ondan hoşlanmıyor.
Kimse ondan anlayamaz.
Orada kimse yok.
Hiç kimse mutlu değil.
Hiç kimse hile yapmadı.
Kimse izlemiyor.
Kimse alt katta değil.
Hiç kimse yalan söylemedi.
Kimse beni görmedi.
Hiç kimse vazgeçilmez değildir.
Evde kimse yok.
Hiç kimse hareket etmiyor.
Kimse gülmüyor.
Hiç kimse evde değil.
Hiç kimse anlamıyor.
Hiç kimse dinlemiyor.
Hiç kimse aramadı.
- Kimse yanıtlamadı.
- Hiç kimse cevap vermedi.
Kimse anlamadı.
Şu ana kadar hiç kimse gelmedi.
Kimse konuşmuyor.
Kimse gelmiyor.
Hiç kimse göremez.
Hiç kimse gözden çıkarılamaz.
- Hiç kimse masum değildir.
- Kimse masum değil.
Hiç kimse yardım etmiyordu.
Hiç kimse hatasız değildir.
- Kimse onu almıyor.
- Kimse kanmıyor buna.
- Kimse yutmuyor bunu.
Hiç kimse bilmiyor.
Onu kimse reddedemez.
Hiç kimse beni uyarmadı.
Burada kimse yok.
İçeride kimse yok.
Hiç kimse bunu anlamıyor.
Kimse bağırmadı.
Hiç kimse gülmedi.
Hiç kimse yanıt vermiyor.
Kimse aç değil.
Kimse gelmedi.
Herhangi biri dinlemiyor mu?
Kimse aynı fikirde değildi.
Kimse taşınmadı.
Kimse konuşmadı.
Başka kimse yok.
Hiç kimse ölümsüz değil.
Kimse bilmiyordu.
- Hiç kimse şikayet etmedi.
- Kimse şikâyet etmedi.
Kimse beni rahatsız etmiyor!
Hiç kimse dikkat etmiyordu.
Tom'la birlikte kimse yok.
Hiç kimse orada değil.
Bunu kimse bilmiyor.
Orada kimse yok.
Bana yardım etmek için hiç kimse gelmedi.
Hiç kimse beni anlamıyor.
Kimse bize yardım edemez.
Umarım kimse seni görmedi.
Buradaki kimse pizza sipariş etmedi.
Hiç kimse onun adını bilmiyor.