Translation of "Buliba" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Buliba" in a sentence and their turkish translations:

Menjünk a buliba!

Partiye gidelim.

Mész a buliba?

Partiye gidiyor musunuz?

Meghívott egy buliba.

O beni bir partiye davet etti.

- Meghívott a bulira.
- Meghívott a buliba.
- Elhívott a buliba.

O beni partiye davet etti.

Köszönöm, hogy meghívtál a buliba.

Beni partiye davet ettiğiniz için teşekkür ederim.

El kellene mennünk a buliba.

Biz partiye gitmeliyiz.

Minden buliba elmegyek, ahová meghívnak.

Davet edildiğim herhangi bir partiye giderim.

Képzeljék el, hogy épp buliba készülnek.

Bir partiye gitmek için hazırlandığınızı hayal edin.

Tom szeretett volna elmenni a buliba.

Tom partiye katılmak istedi.

Tomot és engem is meghívott a buliba.

O, Tom'u ve beni partiye davet etti.

Elmehetsz a buliba, de éjfélre itthon kell lenned.

Partiye gidebilirsin, ancak gece yarısına kadar eve olmalısın.

Sem önök, sem én nem vagyunk hivatalosak a buliba.

Partiye siz de davetli değilsiniz ben de davetli değilim.

- Természetesen megyek a buliba.
- Naná, hogy ott leszek a bulin!

Elbette partiye gidiyorum.

Elmondta neked Tom, hogy miért nem jött el a buliba?

Tom sana neden partiye gelmediğini söyledi mi?

Gyakran megesik, hogy Tom elsőként érkezik a buliba, és utolsóként távozik.

Tom çoğunlukla partiye gelen ilk kişi ve partiden ayrılan son kişidir.