Examples of using "Ami" in a sentence and their turkish translations:
daha da önemlisi işe yarayan şeyi bulabilecekleri bir platform.
Ama bu iş riskli.
Doğru olanı yapın.
Ami, ne yapıyorsun?
Ben senin olduğun gibiydim, sen de benim gibi olacaksın.
Mesele şu:
çalmaya çalışmaktır.
ve anlaşılacağı üzere böyleydi de
Şimdi, anneanneme gelecek olursak
aslında gerçekliğin
Korkulu rüya görmektense uyanık yatmayı yeğlerim.
Olanlar bir rezaletti.
- Geçmişe mâzi derler.
- Geçmişi unutalım.
- Dün dündür bugün bugündür.
- Bırak geçmişte kalsın.
Kötü bir şey mi var?
- Ölen geri gelmez.
- Giden geri gelmez.
- Olan olmuş.
- İş işten geçmiş.
İhtiyaç duyulan şey daha fazla zaman.
Her parlayan şey altın değildir.
Mahçup edici bir şey.
Ve gayet meta bir deneyimde,
Ve deneyim gerçekten inanılmaz.
Buna büyük bir kuş bulutu da denilebilir.
yoğun bir anda,
mikroorganizmalardan balıklara ve fok, yunus ve balinalar gibi
bir icattan söz etmek istiyorum.
ambulans onu kriz ünitesine götürecekti,
bir fikir kökleşmeye başladı.
ve etobur, bu da gayet enderdir.
güç iyileşmesine kronik yara denir.
Ben benim olanı istiyorum.
İhtiyacımız olanı alacağız.
İhyiyacımız olan her şeye sahibiz.
Doğru olan doğrudur.
Ne olduğu hakkında çok üzgünüm.
İhtiyacın olanı sana vereceğim.
- Yetti artık.
- Yeter artık.
- Yetti gari.
Beğendiğin bir şey görüyor musun?
Bir şey neyse odur.
Tehlike tehlikelidir.
- Hangileri Tom'unki?
- Hangileri Tom'un?
- Tom'unkiler hangisi?
Olanlar bir sır değil.
Bu çözülemez bir gizem gibi görünüyor,
bu depresyonda devre dışıdır.
- Bana ait olanı alacağım.
- Bana ait olanları alıyor olacağım.
- Ölen geri gelmez.
- Giden geri gelmez.
- Olan olmuş.
- İş işten geçmiş.
Senin için iyi olan şey benim için de iyidir.
Vegas'ta olanlar, Vegas'ta kalır.
Bu, oldukça görünür bir şey.
Gerginliği azaltmak için bir şey.
Hayatın gerçeği.
Beni umutsuzluğa sevk eden şey ise
daha da önemlisi nasılına değineceğim.
ve geçmişte olanla yaşamama izin verdim.
yeni nehirler oluşturmalıyız.
bir nehir oluşturmalıyız.
"Gangster Quinn"in kısaltması.
10 soru-cevap diyaloğundan oluşan
Gördüğünüz gibi, anlaşmazlıkla ilgili şey
Kendi kötü davranışlarımıza gelince
bu sayede de dengeli bir dönüş ekseni eğikliğinin yanı sıra,
sizi hayatınız boyunca takip edecek.
İhtiyacı olan her şey var burada.
Ay'ın evreleriyle dalgalanan o ritimle.
Ellerine ne geçirirlerse alıyorlar.
...onlara avları üzerinde avantaj sağlar.
O dönemde sol kesim küçüktü
ve şöyle görünüyor.
pozitif geri besleme döngüsü başlatır
Benim sabit fikirli olduğum şey ise
Bu kadar özel olan ne?
Ne gerekiyorsa yap.
Onlar aynı gibi görünen iki albüm yaptı.
Her parlayan şey altın değildir.
- Yeter!
- Yeter be!
Beni rahatsız eden onun tavrı.
Ben olmayan bir şey arıyordum.
Bana kalırsa benim itirazım yok.
Bu beni korkutan şey.
Neyse ne.
Yapmak zorunda olduğumu yapıyorum.
Olanlardan dolayı Tom gitti.
Her neye ihtiyacın varsa al.
Olanlar için beni suçlayabilirsin.
Birçok çocuk bağırıyor, bu can sıkıcı bir durum.
O ihtiyacı olan her şeye sahipti.
- Bizdeki yeterli.
- Bizdeki kâfi.
Tatlı olmayan bir şey yemek istiyorum.
ve meğerse deney farelerininkiyle aynıymış
ve bu çalışma Noel'e kadar bitmiş olacak.
İşe yaramaz şeyi atın.
Olanlardan hoşlanmıyorum.
Ne olduğu hakkında ne biliyorsun?
Eski defterleri kapatmaya hazırım.
ülkeden ülkeye farklılık gösteren, renklerin çağrıştırdıkları anlamlardan.
En önemlisi, hayrete düşmeye hazır olun.
Kırmızılarınızı bilin.
Ama en gürültülü olan her zaman en kırmızı olan değildir.