Translation of "Leszel" in Turkish

0.017 sec.

Examples of using "Leszel" in a sentence and their turkish translations:

- Nemsokára nagyapa leszel.
- Hamarosan nagypapa leszel.

Yakında dede olacaksın.

Rendben leszel.

İyi olacaksın.

Boldog leszel.

Sen mutlu olacaksın.

Hol leszel?

Nerede olacaksın?

Vizes leszel.

- Islanacaksın.
- Islanacaksınız.

Ott leszel?

Orada olacak mısın?

Szabad leszel.

Özgür olacaksın.

Biztonságban leszel.

Güvencede olacaksın.

Tanár leszel.

Sen bir öğretmen olacaksın.

Rendben leszel?

Sen iyileşecek misin?

Mikor leszel szolgálatban?

Görevinin başına ne zaman gidiyorsun?

Szabad leszel holnapután?

Öbür gün boş musun?

Meg leszel mosva!

Yıkanacaksın.

Az enyém leszel.

Sen benim olacaksın.

Nem leszel kész.

- Hazır olmayacaksın.
- Hazır olmayacaksınız.

Büszke leszel rám.

Benimle gurur duyacaksın.

Nem leszel egyedül.

Yalnız olamazsın.

Le leszel tartóztatva.

Tutuklanacaksın.

Hol leszel holnap?

Yarın nerede olacaksın?

Meddig leszel itt?

Ne kadar süre burada olacaksın?

- Mi leszel, ha nagy leszel?
- Mivel szeretnél foglalkozni felnőtt korodban?

Büyüdüğün zaman ne yapacaksın?

Férfi leszel-e eléggé,

"Soyunma odası muhabbetini" duyduğunuzda,

Mennyi ideig leszel itt?

Ne kadar süre burada olacaksın?

Mennyi ideig leszel Bostonban?

Boston'da ne kadar kalacaksın?

Itt biztonságban leszel Tommal.

Burada Tom'la güvende olacaksın.

Hány éves leszel jövőre?

Gelecek yıl kaç yaşında olacaksın.

Tudtam, hogy éhes leszel.

Aç olacağını biliyordum.

Nem leszel ott egyedül.

Orada tek kişi olmayacaksın.

Hol leszel ma este?

Bu gece nerede olacaksın?

Tudom, hogy bátor leszel.

Ben senin cesur olacağını biliyorum.

Remélem, hamarosan jobban leszel.

Yakında daha iyi hissedeceğini umuyorum.

Hamarosan képes leszel úszni.

Kısa sürede yüzebileceksin.

Hol leszel holnap ilyenkor?

Yarın bu vakit nerede olacaksın?

Egy napon halott leszel.

Bir gün öleceksin.

Remélem, holnap jobban leszel.

İnşallah yarın daha iyi hissedersiniz.

Hol leszel ma délután?

Bu öğleden sonra nerede olacaksın?

- Mi szeretnél lenni, ha nagy leszel?
- Mi akarsz lenni, ha nagy leszel?

- Büyüdüğünde ne olmak istersin?
- Büyüyünce ne olmak istiyorsun?

- Ott leszel Tomi és Mari esküvőjén?
- Ott leszel Tomi és Mari lakodalmán?

Tom ve Mary'nin düğününde olacak mısın?

- Nemsokára meggyógyulsz.
- Hamarosan jobban leszel.

Yakında iyileşirsin.

Egy nap képes leszel járni.

Bir gün yürüyebileceksin.

Azt hittem, sokkal kövérebb leszel.

Çok daha şişman olacağını düşündüm.

Azt hittem, büszke leszel rám.

Benimle gurur duyarsın sanmıştım.

Mikor leszel kész az indulásra?

Yola çıkmak için ne zaman hazır olursun?

Teljes biztonságban leszel itt velünk.

Burada bizimle birlikte mükemmel şekilde güvende olacaksın.

Azt reméltem, ebédre itthon leszel.

Öğle yemeği için burada olmanı bekledim.

Egy pohár víztől jobban leszel.

Bir bardak su seni daha iyi hissettirecek.

Tudom, hogy boldog leszel itt.

Sizin burada mutlu olacağınızı biliyorum.

Még itt leszel, amikor visszaérek?

Geri döndüğümde hâlâ burada olacak mısın?

Egyszerűen kénytelen leszel megbízni bennem.

Sadece bana güvenmek zorunda kalacaksın.

Ki leszel rúgva az iskolából.

Sen okuldan atılacaksın.

Remélem, egész életedben boldog leszel.

Ebediyen mutlu olacağını umuyorum.

Mindjárt jobban leszel; elsősegélynyújtó vagyok.

Sen iyi olacaksın; Ben bir ilk yardım görevlisiyim.

Képes leszel tovább visszatartani a lélegzetedet.

Nefesini daha uzun süre tutabilir hâle geliyorsun.

- Mikor érsz rá?
- Mikor leszel szabad?

Ne zaman boş olacaksın?

Még itt leszel ezen a délutánon?

Bu öğleden sonra hâlâ burada olacak mısın?

Mi szeretnél lenni, ha nagy leszel?

- Büyüdüğünde ne olmak istersin?
- Büyüdüğün zaman ne olmak istiyorsun?

- Jobban fogod magad érezni.
- Jobban leszel.

Sen daha iyi hissedeceksin.

Talán nem leszel ilyen szerencsés legközelebb.

Bir dahaki sefere bu kadar şanslı olmayabilirsin.

Hol leszel 2016. január 1-jén?

1 Ocak 2016'da nerede olacaksın?

Tudnom kellett volna, hogy itt leszel.

Burada olacağını bilmeliydim.

Mindig is különleges leszel a számomra.

Benim için her zaman özel olacaksın.

- Remélem, a barátom leszel.
- Remélem, barátok leszünk.
- Remélem, hogy a barátom leszel.
- Remélem, hogy barátok leszünk.

Arkadaşım olacağını umuyorum.

"Ha abbahagyod a cigizést, jobb sportoló leszel."

"Biliyorsun, sigarayı bırakırsan sporda daha iyi olacaksın."

Addig kéne folytatnod, míg elégedett nem leszel.

Tatmin oluncaya kadar devam etmelisin.

Ha most elindulsz, holnap estére Bostonban leszel.

Şimdi yola çıkarsan yarın akşama kadar Boston'da olursun.

Azt hittem, hogy mostanra már halott leszel.

Şimdiye kadar ölmüş olacağını düşündüm.

- Ott lesztek?
- Ön ott lesz?
- Ott leszel?

Orada olacak mısın?

Ne feledd, porból lettél s porrá leszel.

Toz olduğunu unutma.

Érthetővé válik a számodra, ha idősebb leszel.

Bu sen yaşlandığında mantıklı olacak.

Ha beteg leszel, akkor az elrontja a vakációd.

Hastalanırsan tatilin berbat olur.

Tudasd velünk, ha szabad leszel a jövő héten.

Gelecek hafta müsait olursanız bilelim.

Az voltam, ami vagy; az leszel, ami vagyok.

Ben senin olduğun gibiydim, sen de benim gibi olacaksın.

Hamarosan meg leszel győződve arról, hogy igazam van.

Yakında haklı olduğuma ikna olacaksınız.

Te soha nem leszel olyan népszerű, mint Tom.

- Sen Tom kadar ünlü olmayacaksın.
- Asla Tom kadar ünlü olmayacaksın.

Tom azt mondja, reméli, hogy képes leszel nyerni.

Tom, senin kazanabileceğini umduğunu söylüyor.

Van egy olyan érzésem, hogy nagyon jó ügyvéd leszel.

Senin çok iyi bir avukat olacağına dair içimde bir his var.

Mire itt lesznek a vendégek, te tök részeg leszel.

Konuklar gelinceye kadar tamamen sarhoş olacaksın.

- Komolyan vállalkozó akarsz lenni?
- Tényleg azon gondolkodsz, hogy vállalkozó leszel?

Kendi işine başlamayı ciddi şekilde düşünüyor musun?

Ha tudtam volna, hogy itt leszel, nem jöttem volna el.

Burada olacağını bilseydim, gelmezdim.

- Ne egyél olyan sokat. El fogsz hízni.
- Ne egyél annyit! Kövér leszel.

- O kadar çok yemeyin. Şişmanlarsınız.
- O kadar çok yeme. Şişmanlayacaksın.

- Akármikor jössz, szívesen látott vendégünk leszel.
- Bármikor jön, szívesen látott vendégünk lesz.

Ne zaman gelirsen gel bizim misafirimiz olacaksın.

- Ha kihagyod az óráimat, megöllek.
- Ha nem leszel jelen az óráimon, megöllek.

Benim derslerimi atlatırsan seni öldürürüm.

Nem számít, milyen okos vagy. Ha nem dolgozol keményen, sosem leszel sikeres.

Ne kadar akıllı olduğun önemli değil. Eğer çok çalışmazsan asla başarılı olmayacaksın.

Amikor elég jó leszel ahhoz, hogy csatlakozz a csoporthoz, akkor engedjük meg neked.

Takıma katılmak için yeterince iyi olduğunda katılmana izin vereceğiz.