Examples of using "Vorhatte" in a sentence and their turkish translations:
Tom Mary'nin ne yapmayı planladığını biliyordu.
Tom sonunda Mary'nin ne iş çevirdiğini öğrendi.
Tom Mary'nin ne yapacağını bilmiyor.
Tom Mary'nin John için ne almayı planladığını biliyordu.
Tom'un evlenmeyi planladığını hiç kimse bize söylemedi.
Onun ne yapmayı planladığı hakkında hiçbir fikrim yoktu.
Tom kimle gitmeyi planladığını söylemedi.
Tom Mary'ye yüzmeyi planlayıp planlamadığını sordu.
Tom'un bizimle gitmeyi planlamadığını bana söylemeliydin.
Tom, Mary'yi yapmayı planladığı şeyden vazgeçirmek için elinden gelen her şeyi yaptı.
Tom'un dün gece o restoranda yemek yemeyi planladığını nasıl bildin?
Tom'un Boston'a taşınmayı planladığına dair kesinlikle fikrim yoktu.
Tom Mary'yi arayıp programını sordu.
Seninle gerçekten evlenmek istediğime inanamıyorum.