Translation of "Taugt" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "Taugt" in a sentence and their turkish translations:

Das taugt nichts.

- Bu tamamen işe yaramaz.
- Bu tamamen yararsız.

Dieses Wörterbuch taugt nichts.

Bu sözlüğün hiç faydası yok.

Seine Idee taugt nichts.

Onun fikri iyi değil.

Taugt mein Roman etwas?

Romanım iyi mi?

Er taugt nicht zum Lehrer.

O, öğretmenliğe uygun değildir.

Dieses Werkzeug taugt überhaupt nichts.

Bu alet hiçbir şeye yaramaz.

- Tom ist nicht zum Lehrer bestimmt.
- Tom taugt nicht zum Lehrer.

- Tom'dan öğretmen olmaz.
- Tom bir öğretmen olmak için uygun değil.

„Dein Plan taugt nichts.“ – „Ha, nun ist es also plötzlich ‚mein‘ Plan!“

Senin planın iyi değil. - Ha, yani şimdi o "benim" planım!

Von allen Reiseführern, die man mir empfohlen hat, ist das hier der einzige, der wirklich etwas taugt.

Bu bana tavsiye edilen gerçekten faydalı olan tek rehber.

Langsam hatte Alice die Nase voll davon, neben ihrer Schwester auf der Bank zu sitzen und nichts zu tun zu haben: ein zweimal hatte sie einen Blick auf das Buch geworfen, das ihre Schwester las, doch es enthielt weder Abbildungen noch Dialoge; "und wozu taugt ein Buch", dachte Alice, "ohne Abbildungen oder Dialoge?"

Alice nehir kıyısında kız kardeşinin yanında oturmaktan sıkılmaya başlamıştı ve yapacak da bir şeyi olmadığından bir iki kez kız kardeşinin okuduğu kitaba çaktırmadan bakıverdi fakat kitapta resim ya da diyalog yoktu, Alice de "resimsiz ve diyalogsuz bir kitap ne işe yarar" diye kendi kendine düşündü.