Examples of using "Steine" in a sentence and their turkish translations:
Taşları atmayın.
inşaatında kullanılan taşlar
Taşlar yüzmez.
bugün 3 taş oynar mıyım?
bu taşlarda yapılan incelemede
Bazı insanlar aslında kayalar toplarlar.
Mahjong taşları çok güzeller.
Tom suya taşlar fırlatıyordu.
- Yüzme havuzuna taş atma.
- Yüzme havuzuna taş atmayın.
Büyük taşlar kaldırdım.
Ama bu taşları çevirirken çok dikkatli olmak gerekiyor.
Kayaları nehre fırlatmayın.
Burada fazlasıyla kaya var.
Sahildeki taşları toplamayı severim.
Çok kaya var.
ama bazen de 3 taş çok zevkliydi
Protestocular polise taş attı.
daha sonrasında ise o kayaçlar magmadan çıktıktan sonra
bu pramitlerin inşaatında kullanılan taşların
Yoldaki büyük ve küçük taşlar için dikkatli ol!
Ama bu taşları çevirirken çok dikkatli olmak gerekiyor.
Kayalar Japon tarzı bahçede güzel biçimde düzenlendi.
Tom Mary'nin taşları suya atışını izledi.
kendinden daha eski olan önemli yerlerden önemli taşlar getirtildi
daha sonra inşaat edilcek olan büyük pramitte ise ortalama iki buçuk milyon taş kullanılıyor
belki 100 tane kabuk ve taşı toplamış, kollarını da savunmasız kafasının üzerine doğru katlıyor.
Tom'un yoluna pek çok engeller kondu.
işte bunların hepsi olabilir. Bu taşları her 4 dakika bir yerleştirirsek işte inşaatı 20 yıl sürüyor
taşlar kaydırılarak tepeye kadar çıkarılıyordu inşaat bittikten sonra ise en dış sarmal kısım yıkılarak bugün ki halini alıyor
Tom onun dikkatini çekmek için gecenin ortasında Mary'nin penceresine taşlar attı fakat bunun yerine onun camını kırarak sonuçlandı ve Mary'nin babası polisi aradı.