Examples of using "Marathon" in a sentence and their turkish translations:
Maratona katılacağız.
Tom, Boston maratonuna katıldı.
Tom maratona hazırlanıyor.
Mary bir maraton için antrenman yapıyor.
Dan bir maratona katıldı.
Tom Boston Maratonunu kazandı.
Maraton katılıyor musunuz?
Tom, maratonu beş saatin altında koştu.
Acele etmeyin. Bu bir maraton, sürat koşusu değil.
Onun bir maraton koşmak için yeterli dayanıklılığı vardı.
Dil öğrenmek bir kısa mesafe yarışı değildir; o bir maratondur.
O, soğuk algınlığından dolayı maratona katılmaktan vazgeçti.
Bir maratonu 2 saatin altında koşan ilk insan.
Belki Tom'a seninle maraton koşturabilirsin.
- Tom yeni ayakkabılarını maratondan önce yeterince alıştırmadı ve ayaklarında kötü kabarcıklar oluştu.
- Tom ayaklarını maratondan önce yeni ayakkabılarına alıştırmadığı için çok fena su topladı.