Examples of using "Getragen" in a sentence and their turkish translations:
Bir isim etiketi takıyor muydun?
Mary daha önce hiç kimono giymemişti.
Bebeği hâlâ taşımak gerekiyor.
Bu tabloyu kendi başına taşıdı.
Tom bir şey taşıyordu.
Onu dün giymedin mi?
Tom'un ne giyiyor olduğunu hatırlıyor musun?
Hiç uzun iç çamaşırı giydin mi?
Mary daha önce hiç sari giymemişti.
Bari beyaz giymeseydin abicim
Lannes arkaya taşındı
Ölümcül yaralı, alan.
Şantiyelerde, baretler her zaman takılmalıdır.
Onun yeni bir şapka giydiğini fark ettim.
Bu, anneannemin taktığı yüzük.
sağlıklı insanların da maske kullanıp kullanmamaları gerektiği.
Tom dün toprağa verildi.
O tabloyu tek başına taşıdı.
O zaman ne giyiyordum? Hatırlıyor musun?
Tom pazartesi günü toprağa verildi.
Tom pazartesi günü gömülecek.
Kutu bir çocuğun taşıması için yeterince hafif.
Bazen zordur yaşamak. Nefes almak bile güç gelir insana. Bir kuşun kanadına takılıp gitmek istersin uzaklara. Bazen güzel bir söz tutar seni ayakta. Bir sırdaşının sıcak gülümsemesi bağlar insanı hayata, birde iki kelime kalır dudaklarında. İyi ki varsın.