Translation of "Davout" in Turkish

1. Marschall Davout

1. Mareşal Davout

Davout eines engen Freundes und Schutzpatrons beraubt.

Marengo Savaşı'nda öldürüldü .

Davout shunned court, as he always had.

Davout shunned court, as he always had.

Mann von Davout wurde entweder getötet oder verwundet.

adamından biri öldürüldü ya da yaralandı.

Sobald Napoleon ankam, befahl er Davout, sich zurückzuziehen.

Napolyon gelir gelmez Davout'a geri çekilmesini emretti.

1798 stellte Desaix Davout seinem Freund General Bonaparte vor.

1798'de Desaix, Davout'u arkadaşı General Bonaparte ile tanıştırdı.

Napoleon ermutigte Davout auch, Aimée Leclerc, Pauline Bonapartes Schwägerin,

Napolyon ayrıca Davout'u Pauline Bonaparte'ın

1803 erhielt Davout das Kommando über das Lager Brügge,

1803'te Davout, birliklerin İngiltere'yi işgal etmeye hazırlandığı

Nach dem Friedensvertrag von Tilsit wurde Davout Generalgouverneur des

Tilsit'in barış anlaşmasının ardından Davout

Davout auf seinem üblichen Posten auf dem rechten Flügel.

Davout her zamanki sağ kanattaki görevindeydi.

Davout, the youngest and least proven of Napoleon's Marshals,

Davout, the youngest and least proven of Napoleon's Marshals,

Louis-Nicolas Davout wurde in eine Adelsfamilie aus Burgund geboren,

Louis-Nicolas Davout, Haçlı Seferleri'ne kadar uzanan bir askerlik hizmeti geleneğine sahip

Trotz all seiner militärischen Fähigkeiten war Davout keine beliebte Figur.

Ancak tüm askeri yeteneklerine rağmen Davout popüler bir figür değildi.

Davout spielte eine wichtige Rolle in der darauf folgenden Gegenoffensive,

Davout , 'Dört Gün Harekatı' olarak bilinen ve Avusturya güçlerini Eggmühl'e sıkıştıran

Davout und sein Korps waren aus einer anderen großen Kampagne

Davout ve ordusu bir başka büyük kampanyadan

Davout war ein strenger und effektiver Gouverneur von Hamburg, der

tarihçilerin kafasını karıştırmaya devam ediyor. Davout,

Zu heiraten , um Davout in die Großfamilie des Ersten Konsuls aufzunehmen.

baldızı Aimée Leclerc ile evlenmeye teşvik ederek Davout'u Birinci Konsolos'un geniş ailesine kattı.

Und Davout erwies sich bald als mutiger, gut organisierter und energischer Offizier.

ve Davout çok geçmeden cesur, son derece örgütlü ve enerjik bir subay olduğunu kanıtladı.

Es war eine harte Kampagne für Davout, der in Kairo Ruhr bekam.

Kahire'de dizanteri geçiren Davout için zorlu bir kampanyaydı.

Davout wurde nicht wie andere Marschälle in das wiederhergestellte Bourbon-Regime aufgenommen

Davout, restore edilmiş Bourbon rejimine diğer Mareşaller gibi

1791 trat Davout einem örtlichen Freiwilligenbataillon bei und wurde zum stellvertretenden Kommandeur gewählt.

1791'de Davout yerel bir gönüllü taburuna katıldı ve komutan yardımcısı seçildi.

Davout und das Dritte Korps frei kämpfen und sich wieder der Armee anschließen.

Davout ve Üçüncü Kolordu kendi yollarına göre savaşıp orduya yeniden katılmayı başardılar.

Als Davout mit Marschall Murat in Streit geriet, den er als inkompetent ansah,

Davout, beceriksiz bulduğu Mareşal Murat ile kavga ettiğinde,

Der von den Truppen geliebt wurde, und Davout, der es nicht war, hervor.

arasındaki karizma uçurumunu vurguladı .

Aber wenn Davout, nicht Grouchy, 1815 den rechten Flügel des Kaisers befehligt hätte ...

Ama 1815'te Grouchy değil Davout İmparatorun sağ kanadına komuta etmiş olsaydı ...

Nach der Niederlage des Kaisers in Waterloo organisierte Davout die Verteidigung von Paris

İmparatorun Waterloo'daki yenilgisinin ardından Davout, Paris'in savunmasını düzenledi

The royalists had promised Davout that his officers would not be prosecuted for

The royalists had promised Davout that his officers would not be prosecuted for

Berthier hatte weder Murats Glamour noch Neys Heldentum noch die taktischen Instinkte von Davout.

Berthier, Murat'ın cazibesine, Ney'in kahramanlığına ve Davout'un taktik içgüdülerine sahip değildi.

Der vorübergehende Befehlshaber der Armee - Marschall Berthier - Davout beinahe verlassen, um abgeschnitten zu werden.

, ordunun geçici komutanı - Mareşal Berthier - neredeyse kesilmek üzere Davout'tan ayrıldı.

Davout begann den Feldzug 1813 in Dresden, doch als Hamburg von russischen Kosaken überfallen

Davout, Dresden'i elinde tutan 1813 seferine başladı, ancak Hamburg Rus Kazakları tarafından basıldığında

Davout und Lefebvre die einzigen Marschälle, die darauf warteten, ihn im Tuilerienpalast zu begrüßen.

onu Tuileries Sarayı'nda karşılamayı bekleyen tek Mareşal Davout ve Lefebvre idi.

Later accepting that he must abdicate, Davout ensured Napoleon's safe passage to the coast,

Later accepting that he must abdicate, Davout ensured Napoleon's safe passage to the coast,

Zögerlich und durcheinander und führte fast dazu, dass das Korps von Marschall Davout eingekreist wurde.

tereddütlü ve karışıktı ve neredeyse Mareşal Davout'un kolordu kuşatılmasına neden oldu.

Ein neues Gesetz verbot Ex-Aristokraten die Armee, und Davout musste seinen Auftrag erneut niederlegen.

yeni bir yasa, eski aristokratları ordudan men etti ve Davout, görevinden bir kez daha istifa etmek zorunda kaldı.

Es war eine liebevolle Ehe und eine große Kraftquelle für Davout in den kommenden Jahren.

Önümüzdeki yıllarda Davout için sevgi dolu bir evlilik ve büyük bir güç kaynağı oldu.

Versuchte, die russische Flanke zu drehen. Als seine Männer zurückgetrieben wurden, versammelte Davout sie und

yine çok önemli bir rol oynadı . Adamları geri püskürtüldüğünde Davout onları topladı ve

Davout und das Dritte Korps nie über den Fluss. Die Rolle des Marschalls beschränkte sich

asla nehri geçemedi. Mareşal'in rolü,

Am ersten Tag der Schlacht von Wagram kritisierte der Kaiser Davout für seinen langsamen Angriff.

Wagram Savaşı'nın ilk gününde İmparator, Davout'u yavaş saldırısı nedeniyle eleştirdi.

Davout verbrachte das meiste davon in Hamburg in seiner neuen Rolle als Generalgouverneur der Hansestädte,

Davout, büyük bir kısmını Hamburg'da Hansa Şehirleri Genel Valisi olarak yeni görevinde geçirdi

Napoleon Davout eine Rolle, die im Nachhinein eine katastrophale Verschwendung seiner Fähigkeiten zu sein scheint.

Napolyon, Davout'a - geriye dönüp bakıldığında - yeteneğini feci bir şekilde boşa harcayan bir rol verdi.

Davout wurde zum Kriegsminister und Gouverneur von Paris ernannt: wichtige Rollen, die einen brillanten und

Davout, Savaş Bakanı ve Paris valisi yapıldı: parlak ve sadık bir yönetici gerektiren hayati roller

Davout was stripped of his rank and income, though they were restored two years later,

Davout was stripped of his rank and income, though they were restored two years later,

1788 wurde Davout in das Royal Champagne Cavalry Regiment aufgenommen, doch innerhalb eines Jahres hatte ihn

1788'de Davout, Kraliyet Şampanyalı Süvari Alayı'na görevlendirildi, ancak bir yıl içinde

Davout weithin beschuldigt, nicht zurückgekehrt zu sein, um ihn zu retten, obwohl es Selbstmord gewesen wäre.

Krasny'de kesilince Davout, intihara meyilli olsa bile onu kurtarmak için geri dönmediği için yaygın bir şekilde suçlandı.

Davout gab Hamburg erst im Mai 1814 auf, nachdem die Bestätigung von Napoleons Abdankung eingetroffen war.

Davout, Hamburg'u ancak Napolyon'un tahttan çekildiğinin teyidi geldikten sonra 1814 Mayıs'ında teslim etti.

Loyalen Administrator erfordern . Und Davout wirkte Wunder, um eine neue Armee für Napoleons letzten Feldzug aufzubauen.

. Ve Davout, Napolyon'un son seferi için yeni bir ordu oluşturmak için mucizeler yarattı.

Aber er vertraute Desaix 'Urteil und gab Davout ein Kommando in seiner Armee, das nach Ägypten führte.

Ancak Desaix'in kararına güveniyordu ve Davout'a Mısır'a bağlı ordusunda bir komuta verdi.

Am Vorabend der Schlacht von Austerlitz marschierte Davout sein Korps in zwei Tagen 70 Meilen weit und

Austerlitz Muharebesi arifesinde, Davout kolordusunu 2 günde 70 mil zorla yürüdü ve

Und der 34-jährige Davout wurde der jüngste seiner neuen Marschälle. Seine Aufnahme war für viele eine Überraschung

ve 34 yaşındaki Davout, yeni Mareşallerinin en küçüğü oldu. Dahil olması birçokları için bir sürprizdi

Aber 10 Meilen nördlich von Napoleon, in der Nähe von Auerstedt, stieß Davout direkt auf die preußische Hauptarmee.

Ancak Napolyon'un 10 mil kuzeyinde, Auerstedt yakınlarında, Davout doğruca Prusya ordusuna koştu.

Dann stabilisierte sich seine Linie, Davout ging in die Offensive ... und führte die feindliche Armee in die Flucht.

Sonra hattı stabilize oldu, Davout saldırıya geçti ... ve düşman ordusunu bozguna uğrattı.

Als der Bericht bestätigt wurde, schickte er eine Nachricht an Davout zurück: "Sagen Sie dem Marschall, dass er,

Rapor onaylandığında Davout'a bir mesaj gönderdi: "Mareşal'e kendisinin,

Im Jahr 1809, als der Krieg mit Österreich drohte, trat Davout wieder dem Dritten Korps in Regensburg bei.

1809'da Avusturya ile baş gösteren savaşla birlikte, Davout Regensburg'daki Üçüncü Kolordu'ya yeniden katıldı.