Examples of using "Bedeutende" in a sentence and their turkish translations:
Tom önemli bir keşif yaptı.
Büyük ilerleme yapıldı.
O önemli bir keşif yaptı.
hiçbir önemli sinyal bulamadık.
Bu çok önemli bir keşif.
Yeni yasa büyük bir reformdu.
Venedik büyük tavizler vermek durumunda kaldı ve Ceneviz gibi savaşmaktan yorulmuştu.
Tycho Brahe teleskop yardımı olmadan çalışan son büyük astronomdu.