Examples of using "„weißer" in a sentence and their turkish translations:
Siz bir beyaz üstünlükçü gibi konuşuyorsunuz.
Onun teni kardan daha beyaz.
Her tarafı beyaz boya ile kaplandı.
'Beyaz Anglo-Sakson' ile neyi kastediyorsunuz? Hiç, siyah, sarı veya kırmızı Anglo-Saksonlar var mıydı?