Examples of using "überwacht" in a sentence and their turkish translations:
Gözlemcileri kim gözlüyor?
Onun hayati bulguları yakından izleniyor.
Onun beni izlediğini biliyorum.
Bu şirket çalışanlarının e postalarını inceler.
FBI ajanları 2 hafta boyunca Tom'un evini kontrol altında tuttu.