Examples of using "Seuls" in a sentence and their turkish translations:
Kendi başımıza oynayalım.
Yalnız gidiyoruz.
Evrende yalnızız.
Bizi yalnız bırak.
Hepimiz yalnızız.
Yalnız konuşabilir miyiz?
Kendi başlarının çaresine bakacaklar.
sadece bilimsel araştırma amaçlı insanlar gidebilecek
Biz sadece gerçeklerle ilgileniyoruz.
Sadece yedi senatör kararsız kaldı.
Sadece biz onları kurtarabiliriz.
Sadece onlar bizi kurtarabilir.
Sadece en güçlüler hayatta kalır.
Bizi yalnız bırakır mısınız?
Tom ve Mary yalnız değiller.
başta yalnız oldukları için yakalanırlar.
Bence yalnızız.
Yalnızca insanlar gülebilir.
Yalnızca vizyonlu projeler finansal yatırım almaya hak kazanır.
Kendi başımızayız.
Onlar söylediklerini sadece kendileri anlıyor.
Bizi yalnız bırak, lütfen.
Biz yalnızdık.
Yalnız mıyız?
Yalnızlar.
Tom ve Mary tamamen yalnızdı.
Onu yalnızca gençler yapabilir.
Bizi burada yalnız bırakma.
Burada yalnızız.
Sonunda yalnızız.
Filozoflar çoğu zaman en iyi düşüncelerini tek başına düşünür.
öyküsüne tanıklık ettim.
Hidrolik alanda yaptığı notları yanlız
Tom ve Mary tek hayatta kalanlar.
Bu filmi sadece yetişkinler izleyebilir.
Çok az insan plandan haberdar.
Bunu tek başımıza yapamayız.
İkinizi yalnız bırakacağım.
Belki biz gerçekten yalnızız.
Sadece bir avuç dolusu insan gerçeği biliyor.
çünkü bunu tek başımıza yapamayız.
Sadece birkaç üye toplantıya katıldı.
Burada yalnızız.
Sadece birkaç öğrenci onun soyadını biliyordu.
Hepimiz yalnızdık.
Onlar şimdi yalnız.
Tom ve Mary en sonunda yalnız kalmışlardı.
İkimiz nihayet yalnızız.
Sadece birkaç TV programı izlemeye değer.
Onları yalnız bırakmayın.
Bizi yalnız bırakabilir misin?
Oldukça yalnızız.
Fakat buradaki tek avcılar foklar değil.
Hikaye doğru. Yalnızca isimler değiştirildi.
Bir dakika yalnız kalabilir miyiz, lütfen?
ve her geçen gün daha çok insan yalnızlaşıyor.
Yalnız %40 kişi ise, sadece kişisel olarak bizleri etkileyeceğini düşünüyor.
Bahara sağ çıkarlarsa tek başlarına yaşamaya hazır olacaklar.
arkadan gelenler de yalnız, kimyasal izler bırakıyorlar
Sadece aptallar ve ölüler asla fikirlerini değiştirmez.
Biz yalnız değiliz.
Evrende yalnız mıyız?
Savaşın sonunu yalnızca ölüler görür.
Onlar yalnız değiller.
Sonunda yalnız olabileceğimiz bir yer buldum.
Talihsizliklerin asla tek başına gelmediklerini unutmuyorum.
sadece 7'si bir başka dili çok iyi konuşabildiğini söyledi.
ve yalnız olup olmadığımızı öğrenmenin tek yolu var.
Şehir ortamında refah seviyesi yükselen tek primatlar biz değiliz.
İnsanlar dili sadece insanların kullanabildiğini düşünürdü.
Anne çocuklarını yalnız bırakmakta isteksizdi.
Yalnızca kulüp üyeleri bu odayı kullanma hakkına sahiptir.
Tabii ki de yalnız yaşayıp da yalnız olmayan bir çok insan var.
29 kalifiye kişiden sadece 15'i mesajıma yanıt verdi,
Hava karardıktan sonra ancak en büyükler böyle açık bir alana gelmeye cüret eder.
Sadece analar ile yavruları yakın ve uzun süreli ilişki sürdürür.
Kral ailesine sadece en kusursuz yemekler sunulur.
Bir dakika yalnız olabilir miyiz?
Hepimiz yalnız olduğumuza inanıyoruz.
Ay'dan etkilenen tek şey hayvanlar değil.
Tehlike karanlıkta kol gezerken onları yalnız bırakma riskine giremez.
dünyada tek hayvan besleyen canlı insan diyebilirz
onu Tuileries Sarayı'nda karşılamayı bekleyen tek Mareşal Davout ve Lefebvre idi.
Madem yalnızız, hadi eğlenelim.
Yalnız gel.
Sadece çok uzağa gitme riskini alanlar birinin ne kadar uzağa gidebileceğini bilecektir.
Bu, İngilizce'nin artık sadece İngilizler için olmadığını göstermektedir.
Sonuçta bu küresel krizden tek faydalananlar onlar, değil mi?
1188’de sadece Tire ve Acre Avrupa'yı başka bir haçlı seferine atmaya teşvik etmek.
Güney Amerika'daki birçok maymun arasından... ...sadece gece maymunları geceleri harekete geçer.
Bu noktada, bu sadece bir yıpranma savaşı. Sadece sabırlı olanlar hayatta kalabilirler.
Tek başına devam edersin.
Siz ikinizi yalnız bırakmıyorum.
Bu geyik türlerinin yakalanması o kadar zor ki yabanda şu ana kadar sadece iki tanesinin resmi çekildi.