Examples of using "Serveur" in a sentence and their turkish translations:
İşte garson geliyor.
Sunucu çöktü.
Sunucu aşırı yüklü.
Garsona ihtiyaç var.
- Tom garsonluk yaptı.
- Tom garson olarak çalıştı.
Sunucu, devre dışıdır.
Garson bu yemeği önerdi.
Bir Minecraft sunucusu aldım.
Sunucu yine çöktü.
Birisi sunucuya girer girmez,
Üç yıldır bir garson olarak çalışıyorum.
Garson başka bir bardak aramaya gitti.
Yeni sunucu çok daha iyi performansa sahip olmalıdır.
Bütün hayatım boyunca garson olmayı planlamam.
Benim adım Tom ve bu gece sunucunuz olacağım.
Uygun bir güvenlik duvarı sistemiyle bu sunucuyu yapılandırmam gerekiyor.
Bu akşam saat 9'da sunucunun yeniden başlatılması planlanıyor.
Ya restoranda bir garson olarak ya da bir barmen , her ikisi de Tamam.
Programcı, bilgisayar sunucusu ile ilgili teknik bir problemi düzeltiyor.
Veri tabanı sunucunuzun yapılandırma dosyası bu dizinde bulunur.
İngiliz, Belçikalı ve Hollandalı bir meyhaneye girer ve tezgahta otururlar. Barmen söyler, "Bir dakika bekleyin, bu bir şaka mı ne?"