Examples of using "Rumeurs" in a sentence and their turkish translations:
söylemleri ortalığı karıştırdı
Tuhaf söylentiler dolaşıyor.
Gemide garip söylentiler var.
- Söylentiler gerçekti.
- Söylentiler doğru çıktı.
O söylentiler ilginç.
Söylentiler duydum.
bazı söylentiler var
Söylentiler gerçek çıkmadı.
Yenilgi söylentileri dolaşıyordu.
Basın söylentileri doğruladı.
Bazen onun hakkında söylentiler duyarım.
Tom Mary hakkında söylentiler yaymaya başladı.
Senin ve Tom'un hakkında söylentiler duydum.
Tom, Mary hakkındaki söylentilere inanmıyor.
Onun yokluğu her türlü söylentiye yol açtı.
Onun istifa edeceği söylentileri var.
Ben söylentilere inanmıyorum. Sen onlara inanıyor musun?
Onun hakkında türlü türlü söylentiler yayılıyordu.
Birçok söylentinin aksine, ben her şeyi bilmiyorum.
Onun yeni bir iş bulduğuna dair söylentiler var.
bir de üzerine Rusya'nın seçimlerde Trump'a yardım ettiği söylentileri ortaya çıkınca
Söylentiler ciddi olsun ya da olmasın, Mayıs ayında İngilizler ve Portekizliler Soult'u
Soult daha sonra güneye yürüdü ve kendisini Portekiz kralı olarak taçlandırmayı
Vadide altın bulunduğuna dair bir söylenti var.