Examples of using "Plombier" in a sentence and their turkish translations:
Bir tesisatçı çağırın.
Ben bir tesisatçıyım.
Bir su tesisatçısına ihtiyacım var.
Tesisatçı çağırmamız gerekiyor.
Ben bir tesisatçı gibi mi görünüyorum?
Bunu tamir edebilir misin yoksa bir tesisatçı çağırmam mı gerekiyor.
Su tesisatçısı suyu borudan dışarı pompaladı.
Tesisatçı bizim lavaboyu tamir etmek için birçok alet kullandı.
Boruyu tamir edemezsen, bir tesisatçı aramak zorunda kalacağız.