Translation of "Paraissait" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Paraissait" in a sentence and their turkish translations:

Tom paraissait tout désorienté.

Tom yönünü şaşırmış görünüyordu.

Ça paraissait être une bonne idée.

Bu iyi bir fikir gibi görünüyordu.

- Ça semblait approprié.
- Ça paraissait approprié.

O uygun görünüyordu.

- Cela semblait personnel.
- Cela paraissait personnel.

Kişisel görünüyordu.

Est-ce que la voiture paraissait vieille ?

Araba eski görünüyor muydu?

- Il paraissait jeune.
- Il avait l'air jeune.

O genç görünüyordu.

Dans un monde qui me paraissait trop immense.

ifade edemememi hatırladım.

Elle avait quarante ans, mais elle paraissait plus vieille.

- Kırk yaşındaydı fakat daha yaşlı görünüyordu.
- Kırk yaşındaydı ama daha yaşlı gözüküyordu.

Des cellules photosynthétiques plus petites que ce qui paraissait possible.

Herkesin sandığından daha küçük fotosentetik hücreler.

Plus je réfléchissais à ce problème, plus il paraissait difficile.

Sorun hakkında ne kadar çok düşündüysem, o kadar zor görünüyordu.

Je l'ai entendu tant de fois, cela me paraissait être un cliché

O kadar çok duydum ki, artık klişe geliyordu bana

- La jeune fille ne paraissait faire aucune attention à lui.
- La fille ne semblait lui prêter aucune attention.

Kız ona hiç dikkat etmiyor gibi görünüyordu.