Examples of using "Jeté" in a sentence and their turkish translations:
Çöpe attım gitti.
zincir attı bekleyin zincir attı
O, havluyu attı.
Gemi demirledi.
Benim eski paltoyu elden çıkardım.
Ateşe ne attın?
ve ortasından iple bağlanmış bir
Çocuk bir taş attı.
Onlar bize mızraklar attı.
O cezaevine konulmalıdır.
Oraya bir göz attık.
Gitarist kendini kalabalığın içine fırlattı.
Kağıtları sepete attım.
Bir sürü eski mektup attı.
Bu odadaki her şey atılacak.
Mary İncil'i ateşe attı.
1066'da gözünü İngiliz tahtına dikti.
Gemi limanda demir attı.
Onlar etrafına bakındılar.
Saatime baktım.
Kim köpeğime bir taş fırlattı?
delinin biri kuyuya bir taş attı
Tekne kıyıya yakın demir attı.
Gazeteye kısaca göz attı.
Genç adama utanarak baktı.
Tom bana bir şey attı ve ben eğildim.
- Polisler binanın içine gaz bombaları attılar.
- Polisler binanın içine göz yaşartıcı gaz bombaları attılar.
Al Capone sonunda vergi kaçırmaktan hapse atıldı.
Kutunun içine bir göz attım.
Napolyon ünlü şapkasını yere attı öfkeyle.
Tom'un atacak bir şeyi olsaydı, ona atardı.
Dan kurbanın aracına bir göz attı.
Mary kocasının giysilerini ateşe attı.
- Biz onun içine baktık.
- Oraya bir burnumuzu soktuk.
Broşüre hızla göz atmak.
Tom içeriye dikkatle baktı.
Soult, düşmanı kafasını karıştıran bir yandan saldırı başlattı.
Köpeğime bir top attım ve o onu ağzıyla yakaladı.
Bu çocuklar ördeklere ekmek kırıntıları attılar, onları gördüm.
Gemi limana demir attı.
Kuşa bir taş attım.
Baktım ama bir şey görmedim.
Mektubu parçaladım ve tüm parçalarını odanın her bir köşesine attım.
Yüzüğünü çıkardı ve ona fırlattı.
Ve o konuşurken uzun pelerinini attı ve herkes onun kraliçe olduğunu gördü.
Mary erkek arkadaşının giysilerini ateşe attı.
Tom tavanda olan tüm eski gazeteleri attı.
O, bana anlamlı bir şekilde baktı.
Alice nehir kıyısında kız kardeşinin yanında oturmaktan sıkılmaya başlamıştı ve yapacak da bir şeyi olmadığından bir iki kez kız kardeşinin okuduğu kitaba çaktırmadan bakıverdi fakat kitapta resim ya da diyalog yoktu, Alice de "resimsiz ve diyalogsuz bir kitap ne işe yarar" diye kendi kendine düşündü.