Examples of using "Invité" in a sentence and their turkish translations:
O davet edildi.
Davet edildim.
Bir misafirin var.
Davet edildim.
O beni davet etti.
Seni buraya kim davet etti?
Çünkü o beni davet etti.
Tom bizim misafirimiz.
Öğle yemeğine davet edildim.
Tom bir misafir.
Tom'u davet ettin mi?
Ben de davet edildim.
Akşam yemeğine davet edildim.
- Tom davet edilmedi.
- Tom, davet edilmez.
Onlar beni partiye davet ettiler.
Komşularımı yemeğe davet ettim.
Akşam yemeğine kimi davet ettin?
Konuğum ol!
Bütün arkadaşlarımı davet ettim.
Tom beni akşam yemeğine davet etti.
Onu evime davet ettim.
Jane'i akşam yemeğine davet ettim.
Tom'u davet etmedim.
O beni öğle yemeğine davet etti.
Sen partiye kim davet etti.
Tom genellikle partilere davet edilmez.
Eski bir arkadaşım taradından davet edildim.
Kuzenim beni düğününe davet etti.
Nancy onu bir partiye davet etti.
Onlar beni partiye davet ettiler.
Arkadaşlarımı akşam yemeğine davet ettim.
Beni akşam yemeğine davet ettiğiniz için teşekkür ederim.
Arkadaşlarım beni akşam yemeğine davet etti.
Onu davet ettin mi?
- Komşularımı akşam yemeği için çağırdım.
- Komşuları akşam yemeğine çağırdım.
Patronum beni akşam yemeğine davet etti.
Misafirimiz alt katta bizi bekliyor.
Ken, Bill ve Yumi'yi davet ettim.
Arkadaşlarım beni akşam yemeğine davet ettiler.
Bazı arkadaşlar beni akşam yemeğine davet etti.
Onların düğününe davet edildim.
Arkadaşımı yemeğe davet ettim.
- Ben davetli miyim?
- Davetli miyim?
Onu davet eden tek kişi sensin.
Tom Mary'yi Boston'a davet etti.
O beni partiye davet etti.
O beni bir partiye davet etti.
Bu gece misafirim olmanı istiyorum.
Neden beni davet ettin?
Neredeyse herkes davet edildi.
Beni partiye davet ettiğiniz için teşekkür ederim.
Onların düğününe davet edildin mi?
Beni doğum günü partisine davet etti.
Tom asla partilere davet edilmez.
Tom'u partiye kim davet etti?
Arkadaşlarını da davet ettin mi?
Onlar kart oynamam için beni davet ettiler.
Ben akşam yemeğine davet edildiğim için memnun oldum.
Resepsiyona davet edildiniz mi?
Her konuğa karşı saygılı olmalısın.
Beni davet ettiğine memnun oldum.
Siz davetlisiniz.
Tom, Mary'yi mezuniyet balosuna davet etti.
Ben davet edilmek istiyorum.
Tom sık sık gösteriye konuk oluyor.
Komşumu kahvaltıya çağırdım.
Ben hariç herkes davet edildi.
On çifti partiye davet ettik.
Sachiko'nun partisine davet edildim.
Tom, Mary'yi partisine davet etmedi.
O beni şahsen davet etti.
Tom'un partisine davet edildim.
Niçin Tom'u partiye davet ettin?
Beni davet ettiğiniz için size teşekkür ederim.
Tom'u davet ettim ama gelmedi.
Şirket, olası müşterilerini partiye davet etti.
- Çağrılmaması onu hayal kırıklığına uğrattı.
- Davet edilmediği için hayal kırıklığına uğradı.
Biz onu evimize davet ettik.
Burada çalışıyorum. Ben konuk değilim.
Beni davet ettiğiniz için çok teşekkür ederim.
Kahve için arkadaşlarımı davet ettim.
Geçen gece beni akşam yemeğine götürdüğün için çok çok teşekkürler.
O beni baleye davet etti.
Mary'den benimle dans etmesini istedim.
Partinize kaç kişi davet ettiniz?
Eğer Tom beni davet etmeseydi gelmezdim.
bir arkadaşın düğününe davet edilmeyince
Beni partiye davet ettiğiniz için size minnettarım.
O, beni evine davet etti.