Examples of using "Interdite" in a sentence and their turkish translations:
Hamam yasaklandı
Giriş yok!
Reşit olmayanlar buraya giremez.
Bu alan yasak bölge.
Silah ihracatı yasaklandı.
Cinsiyet temelli ayrımcılık yasaklanmıştır.
Kısıtlı bir alandasın.
- Nefs-i müdafaa yasak değildir.
- Meşru savunma yasaklanmamıştır.
Yüzmek yasaktır.
Avlanmak bu alanda yasaklanmıştır.
Sigara satışı yasaklanmalıdır.
''Star Trek'' ve ''Forbidden Planet''i izleyerek büyüdüm
"Çimlere basmayın" diyen bir tabela vardı.
Avcılık milli parklarda yasaklanmıştır.
Çimlere basmayın.
Burada balık tutmak yasaktır.