Translation of "Influence" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Influence" in a sentence and their turkish translations:

L'argent influence tout.

Para her şeyi etkiler.

Je n'ai aucune influence.

Benim bir etkim yok.

Il a une mauvaise influence.

Onun kötü bir etkisi var.

Elle a une mauvaise influence.

Onun kötü bir etkisi var.

Ce qui influence les systèmes écologiques.

ve yaşam sistemine etki ediyor.

- Il peut exercer son influence en votre faveur.
- Il peut exercer son influence en ta faveur.

O, senin için torpil yapabilir.

Nous savons comment l'alimentation influence la croissance.

Yiyeceklerin büyümeyi nasıl etkilediğini biliyoruz.

Notre influence s'est beaucoup étendue depuis lors.

Bizim etki sahamız o zamandan beri çok genişledi.

Son influence s'étend sur tout le pays.

Onun etkisi tüm ülkeye yayılır.

- Le professeur a une grande influence sur ses élèves.
- Le professeur exerce une influence bénéfique sur ses élèves.

Öğretmenin öğrenciler üzerinde büyük bir etkisi var.

Quelle est mon influence sur sa confiance en soi ?

Johnny'nin öz güvenine ne yaptım?

La colère influence notre système immunitaire et cardio-vasculaire.

Öfke bağışıklık sistemimizi, kalp ve dolaşım sistemimizi etkiliyor.

Il a une grande influence dans le monde médical.

O, ilaç dünyasında çok nüfuzlu.

Beaucoup d'émissions ont une mauvaise influence sur les enfants.

Birçok televizyon programı çocuklar üzerinde kötü etkiye sahiptir.

Oprah Winfrey exerce une grande influence sur ses admirateurs.

Oprah Winfrey'in kendi fanatikleri üzerinde büyük bir etkisi vardır.

De tels jouets ont une mauvaise influence sur les enfants.

Bu tür oyuncakların çocuklar üzerinde kötü bir etkisi var.

Pensez-vous que notre climat a une influence sur notre caractère ?

Sence iklimimizin karakterlerimiz üzerinde bir etkisi var mı?

Ce mouvement exerçait une grande influence sur la conduite des femmes.

Bu hareketin, kadınların davranışları üzerine büyük bir etkisi vardı.

Elles ont besoin de vrai changement, d'une vraie influence et de ressources

bunu sahiden yerine getirmeleri için gerçek bir etki, değişim

Des études mettent en évidence son influence sur le taux de mortalité,

Bazı çalışmalar ölüm oranını bile etkilediğini gösteriyor,

Mais aujourd'hui, notre influence sur les océans génère de nouveaux comportements nocturnes.

Fakat artık bizim okyanuslarda yarattığımız etkiler de gece hayatında yeni davranışlar doğurmaktadır.

Même pleurer. Il a la plus grande influence sur le climat après

belki ağlıyor. Karbondioksitten sonra iklim üzerinde en büyük etkiye sahiptir

Est-ce que la quantité des précipitations influence la croissance des cultures ?

Yağmur miktarı ekinlerin büyümesini etkiler mi?

Exerçant là une influence immense sur les cœurs et les esprits de l'avenir.

kalp ve beyinlere çok büyük etki yapacak emsalsiz gücünü alkışlarız.

Et son influence sur les décisions de son mari a fortement augmenté et a élargi sa promotion à

ve kocasının kararları üzerindeki etkisi güçlü bir şekilde arttı ve insani yardım çalışmaları yoluyla

Soie , la Chine a offert des prêts faciles à l'Irak en échange de son influence, et plus que

Çin, nüfuzuna karşılık Irak'a kolay krediler sundu ve bundan daha fazlası

Mary a acheté à Tom une copie de « How to Win Friends and Influence People » de Dale Carnegie.

Mary Tom'a Dale Carnegie tarafından yazılmış "Nasıl dost kazanılır ve insanları nasıl etkilersin"'in bir kopyasını satın aldı.