Examples of using "Donna" in a sentence and their turkish translations:
O onu ona verdi.
O onu bana verdi.
O, ikiz doğurdu.
Doktor onu ona verdi.
Asker onun adını verdi.
Ona arabayı verdi.
O bana bir ipucu verdi.
O bize bir hediye verdi.
O belirsiz bir cevap verdi.
Kendini ona adadı.
O bana bir kitap verdi.
O ona bir hediye verdi.
O, ona bir kazak verdi.
Öğrenci doğru cevabı verdi.
O, bana bir parça iyi öğüt verdi.
O, bana biraz para verdi.
O, köpeğe bir kemik verdi.
Bütün parasını bana verdi.
Önceki gibi aynı cevabı verdi.
O, bana tüm detayları anlattı.
Tom Mary'ye bir muz uzattı.
Tom sahip olduğu her şeyi bağışladı.
O, bütün gümüşünü ona verdi.
O sahip olduğu parayı bana verdi.
O, erkek bir çocuk doğurdu.
O, ona biraz yiyecek verdi.
Tom bana belirsiz bir cevap verdi.
O bütün parasını hayır kurumuna bağışladı.
O ona telaffuzla ilgili birkaç öneri verdi.
Tom sahip olduğu tüm parayı Mary'ye verdi.
Tom'a onun tarafından önemli bir görev verildi.
O, yanında taşıdığı bütün parayı bana verdi.
O bana ihtiyacım olan şeyi verdi.
Tom Mary'ye biraz para uzattı.
O onu tekmeledi.
Emri kim verdi?
Eski lamba loş ışık verdi.
O sahip olduğu her şeyi ona verdi.
Kaptan gemiyi terk etme emri verdi.
Erkek kardeşim bana sevimli bir oyuncak bebek verdi.
O, olayı ayrıntılı olarak açıkladı.
O, niçin gelmediği hakkında bir açıklama yaptı.
O, ikiz doğurdu.
Yaşlı adam ona küçük bir bebek verdi.
Çocukların her birine iki elma verdi.
Bana planın kısa bir özetini verdi.
Minnettarlık göstergesi olarak bahşiş verdi.
O onu bana verdi.
O, bana hoş bir çift ayakkabı verdi.
Tom Mary'ye bir kupa kahve uzattı.
Tom Mary'ye bir şans vermedi.
Tom, Mary'ye kredi kartlarını verdi.
Kadınlara oy hakkı verildi.
Tom, Mary'yi tekmeledi.
Taze ıstakozun görünümü iştahımı açtı.
- Profesör Orta Doğu hakkında ders verdi.
- Profesör, Orta Doğu üzerine bir ders verdi.
O, bilginin yanı sıra bana tavsiye verdi.
O, ikinci bir porsiyon çorba içti.
Onun yokluğu her türlü söylentiye yol açtı.
O muhabirlerine sosyal davranış ipuçları verdi.
Tom onlara onun ne istediği ile ilgili genel bir fikir verdi.
Dan Linda'ya, açıklamak için sayısız şans verdi.
Dan biriktirdiği tüm parayı Linda'ya verdi.
O, ona içmek için sıcak bir şey verdi.
O kendisi ona yiyecek bir şey verdi.
Onun sorunla ilgili açıklaması saçmaydı.
Yanındaki bütün parayı bana verdi.
O, bana bir oyuncak verdi.
O kısaca gerekçelerini gösterdi.
O bana bir parça tavsiye verdi.
O ayakkabılarımı çabucak fırçaladı.
O bana bir saat verdi.
Bana yiyecek ve para da verdi.
O bana bir elma verdi.
Bana söz verdi.
O, bana bir hediye verdi.
Patron hepimize bir günlük izin verdi.
Tom bana otuz dolar verdi.
Tom bana bu kitabı verdi.
Geçen hafta güzel bir kız doğurdu.
Dan kendini koruması için Linda'ya bir bıçak verdi.
O, ona ceketini verdi.
Babam cüzdanını çıkarıp bana 10 dolar verdi.
Tom bana bu saati verdi.
Tom bu elmayı bana verdi.
Tom bana para verdi.
Berthier'e unvanlar ve şerefler yağdırdı
Donna varlıklı bir ailede doğdu.