Examples of using "Divorcer" in a sentence and their turkish translations:
O, boşanmak istedi.
Boşanmak istiyorum.
- O ayrılmak istiyor.
- O boşanmak istiyor.
Boşanmak istiyorum.
Boşanmayı tercih ediyorum.
Tom boşanmak istedi.
- Cidden boşanmayı düşünüyor musun?
- Cidden boşanmayı düşünüyor musunuz?
Boşanmak istediğini düşündüm.
Boşanmamız muhtemeldi
Onlar boşanacaklarını duyurdular.
Neden boşanmaya karar verdiniz?
Sanırım o onu boşayacak.
Asla boşanmamalıydım.
Fakat kadın ise boşanmak istediğinde
Biz boşanıyoruz.
Aynı zamanda boşanmayı kadın isterse ve erkek boşanmak istemiyorsa
Eşinden boşanmak istediği için
Mary ve Leyla boşanmaya karar verdiler.
erkeğin boşanması için bir sebebe ihtiyacı yoktu
Mary'ye boşanmak istediğimi söyledim.
Tom ve Mary, sonunda boşanmaya karar verdi.
Kendisini boşamaması için karısını ikna etti.
"Ara sıra onu boşamayı düşünüyorum." "Dalga geçiyor olmalısın!"
Bana geçerli bir neden vermedikçe senden boşanmayı planlamıyorum.
Boşandığımızı çocuklara henüz söylemedim.