Examples of using "Considérable" in a sentence and their turkish translations:
Fakat bu, çok büyük enerji tüketiyor.
O, oldukça büyük bir servete sahiptir.
Önemli bir fark var.
Hava bir odada sıkıştırıldığında hayli ısı yalıtımı sağlar.
Japonya'da pirinç için talep önemli.
Önemli miktarda para ulusal savunma için tahsis edilmiştir.
Ben bu koşullar altında önemli bir baskı gösterdiğimi düşünüyorum.
Ekonominin gelişeceğine dair önemli bir iyimserlik var.