Examples of using "Apaiser" in a sentence and their turkish translations:
Gerginliği azaltmak için bir şey.
Bir parça ekmek onun açlığını tatmin edecek kadar yeterli değildi.
Neşeliyken, kitaplar mutluluğunuzu artırabilir; üzgünken, kitaplar kederinizi azaltabilir.