Examples of using "Aîné" in a sentence and their turkish translations:
O benim abim.
Bir abim var.
O, en büyük oğul.
- Tom, benim ağabeyim.
- Tom benim ağabeyim.
- Tom abim.
Onun bir ağabeyi var.
Tom bizim en büyük oğlumuz.
Onun en büyük oğlu evli değil.
Sen benim abim değilsin.
Ama en büyük abi kendi başına tırmanabiliyor.
Erkek kardeşim bir araba sürebilir.
Ağabeyinin oldukça iyi olduğunu biliyorum.
- Bir erkek kardeşim var.
- Bir kardeşim var.
O şirket ağabeyim tarafından yönetilmektedir.
En büyük ağabeyim küçük bir köyde yaşamaktadır.
Büyük oğlu mirasını ikiye katlamayı başardı
- Tom senin abin, değil mi?
- Tom senin ağabeyin, öyle değil mi?
O bir kıdemli.
Kralın en büyük oğlu tahtın varisidir.
Büyük oğul mirası iki katına çıkarmayı başardı.
Abisi benden iki yaş büyük.
Ağabeyim TV izliyor.
Ağabeyim bir ilaç fabrikasında çalışmayı planlıyor.
Ağabeyim geçen ay kendi evini inşa etti.
, Suriye ekonomisinin yüzde yetmişinden fazlasını başı Ebu Ali Khadra olan ekonomik
Tom beni ağabeyimle karıştırdı.
Bir ağabeyim ve bir küçük kız kardeşim var.
- Bir ağabeyim ve iki küçük kız kardeşim var.
- Bir ağabeyim ve iki kız kardeşim var.
Onun ablası benim ağabeyimden daha yaşlıdır.
Benden daha yaşlı olduğunu düşünüyordum.