Translation of "œuvrer" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "œuvrer" in a sentence and their turkish translations:

Qu'il faudrait y œuvrer avec les 88% restants.

kalan yüzde 88 ile çalışmanız gerektiği.

Il vous faut œuvrer à sauver votre mariage.

- Evliliğini kurtarmak adına çaba sarf etmen gerek.
- Evliliğini kurtarmak için uğraşmalısın.
- Evliliğini kurtarmak için çalışmalısın.
- Evliliğini kurtarmak için çalışmak zorundasın.
- Evliliğini kurtarmak için çalışman gerekiyor.

- Tu devrais travailler dans l'intérêt de l'humanité.
- Tu devrais œuvrer dans l'intérêt de l'humanité.

İnsanlığın çıkarları için çalışmalısın.