Examples of using "évité" in a sentence and their turkish translations:
Tom, Mary'den çekindi.
Ben bir esnemeyi bastırdım.
O, soruyu geçiştirdi.
Bu önlenebilirdi.
- Tom soruyu engelledi.
- Tom soruyu geçiştirdi.
- Tom soruyu savuşturdu.
Neden benden kaçınıyorsun?
Bu seferlik tehlikeden kaçındı.
Dalış kıyafeti giymemem gerektiğini içgüdüsel olarak biliyordum.
Onun zamanında müdahale salgını engelledi.
Sadece Napolyon'un gelişi felaketi önledi.
O, işte böyle kazayı yara almadan atlattı.
Bakışını kaçırdı.
Bir kamyon tarafından ezilmekten kıl payı kurtuldum.
Mümkün olduğunca ondan kaçındı.
O benim soruları yanıtlamaktan kaçındı.
Her nedense, Hindistan'dan döndüğümden beri insanlar benden bir veba gibi kaçıyorlar.