Examples of using "Tulevan" in a sentence and their turkish translations:
- Yağmur yağacağa benziyor.
- Yağmur yağacak gibi görünüyor.
Seninle gitmemi ister misin?
Ben senin bugün geldiğini sanıyordum.
Kimin birinci geleceğini düşünüyorsun?
Biz hala Tom'un iyileşeceğini umuyoruz.
Mutfaktan gelen garip bir ses duydum.
Onun alt kata geldiğini duydum.
Büyük ihtimalle Tom'un zamanında varmasını bekliyorsun.
Senin erken dönmeni istiyorum.
Tom Mary'nin yalnız gelmesini bekliyordu.
Annen eve gelmeni istiyor.
Tom, Mary'nin kendisine doğru geldiğini gördü.
Bugün eve gelmeni beklemiyordum.
Akşam yemeği için bize katılmanızı istiyoruz.
Buradan soğuk hava geldiğini hissedebiliyorum.
- Birinin bizi karşılayacağını söylediğini düşündüm.
- Birinin bizi karşılayacağını söylediğini sanıyordum.
Onların çoğunun yardımına gelmesini umuyordu.
Gelmemizi istememenin bir sebebi var mı?
ve en azından bir dereceye kadar neyin geldiğini görebiliyoruz.
Yeni okul binasının gelecek yıl bahara bitmiş olması bekleniyor.
Tom hem Mary'nin hem de John'un arabalarından indiklerini gördü.
Tom Mary'nin sabah o kadar erken geleceğini ummamıştı.
İçeri girdiğini duymadım.
Tom, Mary ve John'un çok iyi geçindiklerini gördüğüne memnun oldu.
Geçmiş sadece bilinir, değişmez. Gelecek ise sadece değişir, bilinmez.
Zor bir gün geçireceğim gibi görünüyor.