Examples of using "Kuulin" in a sentence and their turkish translations:
Mesajı duydum.
Çığlıklar duydum.
Bir çığlık duydum.
Bir yardım çağrısı duydum.
Aniden bir feryat duydum.
Bir kurt uluması duydum.
Kaza geçirdiğini duydum.
Her şeyi duydum.
Aniden bir çığlık duydum.
Az önce Tom'dan haber aldım.
Adımın çağrıldığını duydum.
Onu radyoda duydum.
Birinin çığlık attığını duydum.
Ben sıradışı bir ses duydum.
Tom'un sorunlarını duydum.
Kötü haberi duydum.
Tom'un Fransızca konuştuğunu duydum.
Tom'a ne olduğu hakkında haber aldım.
Evlendiğini duydum.
Tam arkamda koşuşunu duyuyordum.
Şarkının Fransızca söylendiğini duydum.
Bugün yeni bir şey duydum.
Hasta olduğunu duydum.
İşiniz iyi gidiyor, duyuyorum.
Tom'la olan sorunların hakkında duydum.
Güvenilir bir kaynaktan duydum.
Onu bugünkü haberlerde dinledim.
Senin kasabada olduğunu duydum.
Bunu duyduğumda şaşkınlıktan dilim tutulmuştu.
Ben doğrudan komşumdan duydum.
Tom'a ne olduğunu duydum.
Çocukların mutlu seslerini duydum.
Robert'ın hasta olduğunu duydum.
Kazandığını duydum. Tebrikler!
Kapının diğer tarafında sesler duydum.
Mutfaktan gelen garip bir ses duydum.
Ben sadece evlendiğini duydum.
Fransızca konuşmayı bildiğini duydum.
Onun çok zengin olduğunu duydum.
Onun alt kata geldiğini duydum.
Tom'un bir araba çaldığını duyuyorum.
Deli olduğumu düşündüğünü duyuyorum.
Kar yağabileceğini duydum.
Senin ve Tom'un dövüştüğünü duydum.
Az önce Tom'a ne olduğunu duydum.
Az önce Tom hakkında ilginç bir hikaye duydum.
Duyduğuma inanmayacaksın.
Bir şey duyduğuma eminim.
O kelimeyi ilk kez duydum.
Hasta olduğunu işitiyorum.
Tom'un kendini vurduğunu duydum.
Tom'un yan odada güldüğünü duydum.
Kapının kapandığını duydum.
Karanlıkta iki kez adımın söylendiğini duydum.
Onun öldüğünü duydum.
Tom'un polise teslim olacağını duydum.
Başarını duyduğuma memnun oldum.
Her şeyi duydum.
Sonezaki'de birçok çift intihar olduğunu duydum.
Büyük bir dövüşte olduğunuzu duydum.
Duydum ki yeni bir kız arkadaşın varmış.
Senin de eve gitmeyeceğini duydum.
Tom'un üyeliğinin iptal edildiğini duydum.
Gök gürültüsünü duydum, fakat şimşeği görmedim.
Kazandığımı öğrendiğimde şaşırdım.
Dolaşımda garip bir virüs olduğunu duydum.
Tom ve Mary'nin ayrıldığını duydum.
Tom'un oldukça yoğun olduğunu duydum.
Tom'un son kız arkadaşına karşı pinti olduğunu duydum.
Tom'la flört ettiğini duydum.
Tom'un yüzmede çok iyi olduğunu duyuyorum.
Uzun zamandır görüşmedik. İşini tekrar değiştirdiğini duydum.
Sadece Tom ve Mary'nin Boston'a taşındığını duydum.
Her ne kadar gizlemeye çalışsa da, Meryem'in sesindeki çaresizliği duyabiliyordum.
Japonya'da penguenleri evcil hayvanlar olarak tutan insanlar olduğunu duyuyorum.
Tom onun çalışını son duyduğumdan beri klarnet çalmada daha da iyileşmektedir.