Examples of using "Pelastaa" in a sentence and their turkish translations:
...geri kalanının hayatını kurtarır.
Gezegeni kurtarabilir miyiz?
Tom'u kurtarmak istiyordum.
Tom'u kurtarmaya çalıştım.
- Onu korumaya çalıştım.
- Onu kurtarmaya çalıştım.
Biri seni kurtaracak.
ve hatta hayat kurtarabilir.
Tom beni kurtarmaya çalıştı.
Tom'u nasıl kurtarabiliriz?
Tom dünyayı kurtarmak istedi.
Prensesi kurtarmalısın.
O, gezegeni kurtarmak istiyor.
Herkesi kurtaramayız.
Doktorlar hâlâ Tom'u kurtarmaya çalışıyorlar.
Tom Mary'yi kurtarmaya çalışırken öldü.
Onlar diğerlerini kurtarmaya çalışırken öldüler.
Elinizde panzehir var diye paçayı sıyırdığınızı sanmayın.
Doktor hastasını kurtarmak için mümkün olan her vasıtayı denedi.
Dünyayı kurtarabilecek tek kişi sensin.
Tom dünyayı kurtarabileceğini düşünüyor.
ama onu doğru şekilde kullanmayı bilirsek ihtiyacımız olduğunda bizi kurtarabilir.
Doktorların yapması gereken şey hayatları kurtarmak ve ölüme karşı mücadele etmek.
Meryem, Tom'la yaşadığı gelgitli ilişkisini umutsuzca kurtarmaya çalıştı.
Hiç kimse beni kurtaramaz.
Gece boyu süren sağanak yağış, mahsur kalan feribottaki kazazedeleri kurtarma çalışmalarına sekte vurdu.
Bu üç yabancı Ukrayna'nın kurtarılabilip kurtarılamayacağını görmek için dünyaya geldi.