Translation of "Maailman" in Turkish

0.015 sec.

Examples of using "Maailman" in a sentence and their turkish translations:

Maailman suurin krokotiili taistelee maailman nopeinta haita vastaan;

Dünyanın en büyük timsahı en hızlı köpek balığıyla çarpışacak.

Maailman kaupunkien laajetessa -

Dünyanın şehirleri genişledikçe...

Jumala loi maailman.

- Allah dünyayı yarattı.
- Tanrı dünyayı yarattı.

Darwin muutti maailman.

Darwin dünyayı değiştirdi.

Maailman työläiset, yhdistykää!

Dünyanın bütün işçileri, birleşin!

Löydämme sieltä eriskummallisen maailman,

...ve bu olağanüstü dünyayı keşfedebiliyoruz.

Paljastaa kätketyn yöllisen maailman,

...gizli gece dünyasını ortaya çıkarır.

Tom halusi pelastaa maailman.

Tom dünyayı kurtarmak istedi.

Maailman väkiluku kaksinkertaistuu pian.

Dünyanın nüfusu çok geçmeden ikiye katlayacak.

Haluaisin matkustaa maailman ympäri.

Dünyayı gezmek istiyorum.

Ovat maailman voimattomampia passeja

dünyanın en güçsüz pasaportları arasında yer alıyor.

- Mari on maailman johtava oravaekspertti.
- Mari on maailman johtava orava-asiantuntija.

Mary sincaplar konusunda dünyanın önde gelen uzmanıdır.

- Cuzco on yksi maailman kiinnostavimmista paikoista.
- Cuzco on yksi maailman mielenkiintoisimmista paikoista.

Cuzco, dünyada en çok ilgi çeken yerlerden birisi.

Tämä on maailman pohjoisin sammakkolaji.

...dünyanın en kuzeyinde yaşayan kurbağa olmuştur.

Säiden muuttuessa epävakaammiksi ympäri maailman -

Dünya'daki iklim şartları gittikçe daha düzensiz bir hâl aldıkça

Ymmärryksemme joistakin maailman ikonisimmista eläimistä -

Dünya'nın en ikonik bazı yaratıkları hakkında bildiklerimiz

Atlaskehrääjä on maailman suurin yöperhonen.

Atlas güvesi, dünyada türünün en büyüğüdür.

Tämä on maailman suurin muuttoliike -

Dünyadaki en büyük göçtür bu.

Yökamerat paljastavat niiden salaisen maailman.

Gece kameraları gizli dünyalarını ortaya çıkarıyor.

Hän on maailman pisin ihminen.

O, dünyadaki en uzun kişidir.

Meillä on maailman kaikki aika.

Dünya kadar vaktimiz var.

Mikä on maailman korkein vuori?

- Dünyanın en yüksek dağı hangisi?
- Dünyanın en yüksek dağı hangisidir?

Olen pettynyt tämän maailman koulutukseen.

Bu dünyadaki eğitim beni hayal kırıklığına uğratıyor.

Se on maailman paras työ!

Bu, dünyanın en iyi işi!

Vatikaani on maailman pienin valtio.

Vatikan dünyanın en küçük ülkesidir.

Maailman väkiluku on kasvanut nopeasti.

Dünya nüfusu hızla arttı.

Yhdysvallat on maailman hienoin maa.

Abd dünyadaki en büyük ülkedir.

Englannin kieltä puhutaan ympäri maailman.

İngilizce dünyanın her yerinde konuşulan bir dildir.

Kesäkuun viides on maailman ympäristöpäivä.

5 Haziran, Dünya Çevre Günü'dür.

Valashai on maailman suurin hai.

Balina köpekbalığı dünyadaki en büyük köpek balığıdır.

Jalkapallo on maailman suosituin urheilulaji.

Futbol dünyadaki en popüler spordur.

Atomisota voisi tuhota koko maailman.

Bütün dünya bir atom savaşı ile yok edilebilir.

Pariisi on maailman kaunein kaupunki.

Paris dünyanın en güzel şehridir.

Rakastuminen on maailman luonnollisin asia.

Aşık olmak dünyadaki en doğal şeydir.

Komodonvaraani on maailman suurin lisko.

Komodo ejderi dünyanın en büyük kertenkelesidir.

Toxopneustes pileolus on maailman myrkyllisin merisiili.

Toxopneustes pileolus, dünyanın en zehirli denizkestanesi.

Se muuttuu yhdeksi maailman vaarallisimmista eläimistä,

bu otçul, herhangi bir düşmanı boynuzlayarak ve çiğneyerek öldürebilen

Valoherkkä kamera paljastaa tämän jäätyneen maailman.

Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bu donuk dünyayı bize gösteriyor.

Minä ja vaimoni omistauduimme maailman muuttamiselle.

Eşimle hayatlarımızı dünyayı değiştirmeye adadık

Hän on yksi maailman parhaista ballerinoista.

Kendisi dünyadaki en iyi balerinlerden biridir.

Tämän maan tiet ovat maailman vaarallisimmat.

Bu ülkenin yolları dünyanın en tehlikelisidir.

Missä maassa on maailman korkein väestöntiheys?

Dünyanın en yüksek nüfus yoğunluğuna sahip ülkesi nedir?

Italialainen keittiö on suosittua ympäri maailman.

İtalyan mutfağı dünya çapında popülerdir.

Eurooppalaiset ovat maailman suurimpia alkoholin kuluttajia.

Avrupalılar dünyanın en büyük alkol tüketicileridir.

- Darwin muutti maailman.
- Darwin muutti maailmaa.

Darwin dünyayı değiştirdi.

Mount Everest on maailman korkein vuorenhuippu.

- Everest Dağı dünyanın en yüksek zirvesidir.
- Everest dağı dünyanın en yüksek zirvesidir.

Se on yksi maailman suurimmista kaupungeista.

Bu, dünyadaki en büyük şehirlerden biri.

Iker Casillas on maailman paras maalivahti.

Iker Casillas, dünyadaki en iyi kalecidir.

Baikaljärvi Venäjällä on maailman syvin järvi.

Rusya'daki Baykal Gölü dünyanın en derin gölüdür.

Maailman asukasluku ylitti äskettäin seitsemän miljardia.

Dünya nüfusu geçtiğimiz günlerde 7 milyar'ı aştı.

Pojat ovat maailman kaikkien ongelmien lähde.

Dünyadaki bütün sorunların kaynağı oğlanlardır.

Suuri hadronintörmäyttäjä on maailman suurin hiukkaskiihdytin.

Büyük Hadron Çarpıştırıcısı dünyanın en büyük parçacık hızlandırıcısıdır.

Tämä pommi voisi tuhota koko maailman.

Bu bomba bütün dünyayı yok edebilirdi.

Tee on suosittu juoma ympäri maailman.

Çay dünyada popüler bir içecektir.

Yhdysvalloissa on melkein neljännes maailman vankilaväestöstä.

Amerika Birleşik Devletleri dünya mahkum nüfusunun neredeyse dörtte birine sahip.

Intia on maailman seitsemänneksi suurin maa.

Hindistan, dünyanın yedinci büyük ülkesidir.

Maailman suurin teleskooppi on Kanarian saarilla.

Dünyanın en büyük teleskobu Kanarya Adalarındadır.

Lontoo on yksi maailman suurimmista kaupungeista.

Londra, dünyanın en büyük şehirleri arasındadır.

Monet opiskelijat ympäri maailman opiskelevat englantia.

Dünyadaki birçok öğrenci İngilizce çalışıyor.

Tämä on koko maailman kaunein ranta.

Tüm dünyadaki en güzel plaj budur.

Rio ei ole maailman turvallisin kaupunki.

Rio dünyadaki en güvenli şehir değildir.

Tomi on yksi maailman rikkaimmista miehistä.

Tom, dünyadaki en zengin adamlarından biridir.

Mari on yksi maailman rikkaimmista naisista.

Mary dünyadaki en zengin kadınlarından biridir.

Kookosravut ottelevat yhtä maailman pelottavinta karhua vastaan;

Çevik Hindistan cevizi yengeci dünyanın en korkunç ayılarıyla karşılaşacak.

Voimme kasvattaa sinne puita. Maailman kuivimmalle aavikolle.

Dünyanın en kurak çölü olan Atacama'ya ağaç dikebiliriz.

Auttaen tekemään tästä maailman biologisesti monimuotoisimman aavikon.

Dünya'nın biyoçeşitliliği en zengin çölü bu katkı sayesinde burasıdır.

Ahmat kukoistavat maailman laella kiertävillä jäisillä mailla -

Volverinler, Dünya'nın üst kısımlarını çevreleyen donuk topraklarda boy gösterir.

Maailman suurin maanisäkäs livahtaa kaupungin keskustan läpi.

Dünya'nın en büyük kara memelisi şehrin tam göbeğinden geçip gidiyor.

Tapasin miehiä, jotka olivat maailman parhaita jäljittäjiä.

Muhtemelen dünyadaki en iyi izcilerden olan bu adamlarla tanıştım.

Minun mielestäni saksa on maailman paras kieli.

- Bana göre Almanca dünyadaki en iyi dildir.
- Bence, Almanca dünyadaki en iyi dildir.

Raamatun mukaan Jumala loi maailman kuudessa päivässä.

İncil'e göre Allah dünyayı altı günde yarattı.

Hän luulee olevansa Jumalan lahja maailman naisille.

O, kendini Tanrı'nın kadınlara lutfü olarak düşünüyor.

Sinä olet ainoa, joka voi pelastaa maailman.

Dünyayı kurtarabilecek tek kişi sensin.

Unkarin sanotaan olevan maailman vaikeimpien kielien joukossa.

Onlar Macarcanın dünyadaki en zor dillerden biri olduğunu söylüyorlar.

Kuten tunnettua, Tokio on yksi maailman finanssikeskuksista.

Tokyo, bildiğiniz gibi,dünyanın finans merkezlerinden biridir.

New York on yksi maailman suurimpia kaupunkeja.

New York dünyadaki en büyük şehirlerden biridir.

Tom luulee, että hän voi pelastaa maailman.

Tom dünyayı kurtarabileceğini düşünüyor.

Maailman väkiluku kasvaa lähes yhdeksänkymmenenmiljoonan ihmisen vuosivauhdilla.

Dünya nüfusu bir yılda yaklaşık olarak 90 milyon kişi artıyor.

Usain Bolt on yhä maailman nopein mies.

Usain Bolt hala dünyanın en hızlı adamı.

Tomin mielestä tanska on maailman kaunein kieli.

Tom, Danca'nın dünyanın en güzel dili olduğunu düşünür.

Ilman taidetta, todellisuuden karkeus tekisi maailman sietämättömäksi.

Sanat olmadan, gerçekliğin kehaneti dünyayı dayanılmaz hale getirecektir.

Nämä yhdistettynä tekevät tästä helposti maailman vaarallisimman käärmeen.

birleşimi sonucunda ona dünyanın en tehlikeli yılanı diyebiliriz.

Laskeva aurinko saa aikaan muutoksen viidakoissa ympäri maailman.

Dünya'nın yağmur ormanlarında güneşin batmasıyla değişim tetiklenir.

En tekisi sitä, vaikka saisin kaikki maailman rahat.

Bunu dünyadaki tüm para için yapmazdım.

Burj Khalifa on tällä hetkellä maailman korkein pilvenpiirtäjä.

- Burç Halife şimdilik dünyanın en uzun gökdelenidir.
- Burç Halife, şu anda dünyadaki en yüksek gökdelendir.

Indonesia on maailman laajin pelkästään saarille sijoittuva maa.

Endonezya dünyada yalnızca adalar üzerinde kurulu olan en büyük ülkedir.

Renessanssin aikana Firenze oli yksi maailman mahtavimmista kaupungeista.

Rönesans sırasında, Floransa dünyadaki en büyük kentlerden biriydi.

Amazon on Niilin jälkeen maailman toiseksi pisin joki.

Amazon Nil'den sonra ikinci en uzun nehirdir.

Meidän täytyy tehdä yhdessä töitä paremman maailman rakentamiseksi.

Daha iyi bir dünya inşa etmek için birlikte çalışmalıyız.

Olen kuullut että maailman kauneimmat naiset asuvat Bostonissa.

Dünyanın en güzel kadınlarının Boston'da yaşadığını duydum.

Intia ja Brasilia tuottavat kaksin puolet maailman papaijoista.

Onların arasında Hindistan ve Brezilya dünyanın papayasının yarısından daha fazlasını üretmektedir.