Examples of using "Sinut" in a sentence and their turkish translations:
Sizi korkuttum mu?
Seni uyandırdım mı?
- Seni mutlu edeceğim.
- Sizi mutlu edeceğim.
Senin yerin belirlendi.
Onlar seni tanıyor.
Seni görmek istiyorum.
- Ben seni tanıyorum.
- Sizi tanıyorum.
- Seni tanıyorum.
Seni mahcup ettim mi?
Seni hafife aldım.
Seni uyandırdım mı?
Keşke seni görebilsem.
Tom seni görmek istiyordu.
Bir gün seni döverim.
- Tom seninle tanışmak istedi.
- Tom sizinle tanışmak istedi.
Onların hepsi seni tanıyordu.
Seni ne uyandırdı?
Havaalanına kadar size eşlik edeceğim.
Seni eve götüreyim mi?
- Sizi görmek için sabırsızlanıyoruz.
- Seni görmeye can atıyoruz.
Seni kurtarmak için buradayım.
- Kuşatıldınız.
- Kuşatıldın.
O, sana ihanet etti.
O seni biliyor mu?
Seni yanlış değerlendirmişim.
Dün seni gördüm.
- Seni işten kovuyorum.
- Gitmene izin veriyorum.
Sizinle tanışmak istiyorum.
Seni kim gönderdi?
Biz seni istiyorduk.
Biri seni gördü.
Seninle Boston'da buluşacağım.
Size barda eşlik edeceğiz.
Ben sizi dava edeceğim.
Orada olmana ihtiyacım olacak.
Ben seni sıcak tutacağım.
Sizi göreceğiz.
Tom seni duydu.
Ben seni erkek kardeşin sandım.
Senin Kanadalı olduğunu varsayıyorum.
Seni yalnız bırakacağım.
Biz seni yalnız bırakacağız.
Tom seni bulacak.
Tom seni hatırlıyor.
Tom seni istiyor.
Seni öldürmek için buradayım.
Seni kurtarmak için geleceğim.
Biri seni kurtaracak.
Sizi plajda gördük.
Seni kim dövdü?
Sizi Mısır'a götürüyoruz.
Geleceğim ve sizi alacağım.
Seni bulduğuma sevindim.
Seni uyandırdığım için üzgünüm.
Seni havuza kim itti?
Tom'un seninle tanışmasını istiyorum.
Canım seni görmek istiyor.
Seni altıda alacağım.
Sizi böyle düşündüren nedir?
- Senin fikrini ne değiştirdi?
- Fikrini değiştiren ne?
Ben seni tanıyorum gibi hissediyorum.
- Seni tekrar görmek istiyorum.
- Sizi tekrar görmek istiyorum.
Size havaalanına kadar eşlik edebilir miyim?
Kısa sürede sana yetişirim.
Yarın sabah dokuzda görüşürüz.
Sizi yakında görebilmeyi umuyorum.
Tamam, seni yalnız bırakırım.
- Seni güçlükle çıkartabildim.
- Seni zar zor tanıdım.
Seni de görmek istedim.
O seninle tanışmak istedi.
Tom sizinle tanışmak istiyor.
Seni mutlu edebilirim.
Bu seni mutlu ediyor, değil mi?
Seni ofisimde görmek istiyorum.
Seni ürküttüğüm için özür dilerim.
Öldürülebilirdin.
Zamanımı tüketmek için seni öldüreceğim.
İşe geri dönmene izin vereceğim.
Çok yakında seni göreceğim.
Yarın seni sarayıma götüreceğim.
Ben sizi otelin giriş salonunda karşılayacağım.
Seni yine görmek istedim.
Yarın kütüphanede görüşürüz!
Sana kalmanı emredebilirdim.
- Neden şehirdesin?
- Neden kasabadasın?
Seni görmeyi istiyorum.
Arkadaşlarını sizi terk etti.
Tom sana yetişecek.
Seni dava edeceğim.
Seni uyandırdıysam üzgünüm.
Önceki gün seni striptiz kulübünde gördüm.
- Seni görmek için can atıyorum.
- Seni görmeye can atıyorum.
Öldürülmüş olacaksın!
Seni bir yerde gördüğümü hatırlıyorum.
Bir gün seni bulacağım.
Seni tatmin etmeye hazırım.
- Niçin kovuldun?
- Neden kovuldun?
- Neden kovuldunuz?
Seni tekrar gördüğüme memnun oldum.
Onlar seni tanıdıklarını söylediler.