Examples of using "Kalastaa" in a sentence and their turkish translations:
Onlar balık tutabilirler.
Tom genellikle iskeleden balık tutar ama bazen kıyıdan balık tutar.
Balık tutmayı severim.
Tom balık tutmayı sever.
Bu ayı, karanlıkta iki kat daha iyi balık tutabildiğini öğrenmiş.