Examples of using "Pimeässä" in a sentence and their turkish translations:
Karanlıkta ışıyorlar.
Karanlıkta ışıyorlar.
Karanlığın içinde... ...gizli sinyaller.
Kediler, karanlık yerlerde bile görebilirler.
Karanlıkta uyumak tehlikelidir.
Tom karanlıkta yalnız oturuyordu.
Neden burada karanlıkta oturuyorsun?
Karanlıkta araba sürmek uçmak gibidir.
Koku, karanlıkta sinyal yollamanın güçlü bir aracı.
Çok karanlık olursa avlarını göremezler.
Timsahların karanlıkta iyi gören gözleri vardır.
Neden kedilerin gözleri karanlıkta parlar?
Bütün kediler karanlıkta gridir.
Karanlıkta iki kez adımın söylendiğini duydum.
Tom bir el feneri ile karanlık odada etrafa bakındı.
Çitaların karanlıkta avlanabileceğine çok az kişi inanırdı.
Ay'sız bir gecede termal görüntüleme yapan bir kamera karanlıkta görebilir.
Fakat bu engin, tekdüze kumullarda karanlıkta yol bulmak zor.
Bu yükseklikte, karanlığın içinde resmen kördür.
Gece görüşleri bizimkinden iyi olmasa da...
Oselolar karanlıkta daha da iyi görür. Eve dönme vakti.
...Dünya'daki bir gecenin karanlığında. Alt yazı çevirmeni: Yurdakul Gündoğdu
Flaş çalışmıyordu, bu yüzden o karanlıkta resim çekemedi.
Devasa gözleri ışığı âdeta kana kana içiyor. Böylece karanlıkta çok çevik hareket edebiliyor.
Filler karanlıkta bizden iyi görür ama aslanın yanına bile yaklaşamazlar.
Bu ayı, karanlıkta iki kat daha iyi balık tutabildiğini öğrenmiş.
Kim bilir, daha başka ne sırlar saklanıyor Dünya'da bir gecenin karanlığında. Alt yazı çevirmeni: Yurdakul Gündoğdu
Gecenin artık son saatleri. Ama Asya'nın yağmur ormanları hâlâ karanlığa gömülü.