Examples of using "Pollute" in a sentence and their turkish translations:
Uçaklar çok kirletir.
Arabalar çok kirletir.
Bazı fabrikalar çevreyi kirletir.
Vlad, Eflak'ı ''kirleten'' insanlardan kurtulur
Bisiklete binmek iyi egzersizdir. Ayrıca, havayı kirletmez.
Çevremizi kirletmemek için elimizden geleni yapmalıyız.