Translation of "Naughty" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Naughty" in a sentence and their turkish translations:

You are naughty.

- Sen yaramazsın.
- Çok yaramazsın.

Were you naughty?

Yaramaz mıydın?

Tom isn't naughty.

Tom yaramaz değil.

Tom was naughty.

Tom yaramazdı.

I was naughty.

Ben yaramazdım.

- I cannot tolerate naughty children.
- I can't stand naughty children.
- I can't tolerate naughty children.

Yaramaz çocuklara tahammül edemiyorum.

This child's very naughty.

Bu çocuk çok yaramaz.

I'm feeling naughty now.

Artık yaramaz hissediyorum.

Tom is sometimes naughty.

Tom bazen yaramaz.

Tom was very naughty.

Tom çok yaramazdı.

Don't be so naughty.

- Bu kadar şımarık olma.
- Şımarma bu kadar.

- Tom is being naughty, isn't he?
- Tom is naughty, isn't he?

Tom yaramazlık yapıyor, değil mi?

- Tom admitted that he'd been naughty.
- Tom admitted he'd been naughty.

Tom yaramaz olduğunu itiraf etti.

- I admit that I've been naughty.
- I admit I've been naughty.

Çok yaramazlık yaptığımı itiraf ediyorum.

That's very naughty of you.

Sen çok yaramazsın.

Tom has been very naughty.

Tom çok yaramazdı.

I can't stand naughty children.

Yaramaz çocuklara katlanamıyorum.

I was a naughty boy.

Ben yaramaz bir çocuktum.

He is a naughty boy.

- O, yaramaz bir çocuktur.
- O, terbiyesiz bir çocuktur.
- O afacandır.

Tom is naughty, isn't he?

Tom yaramaz, değil mi?

Tom is a naughty boy.

Tom yaramaz bir çocuk.

You've been a naughty boy.

Sen yaramaz bir çocuktun.

Tom has been a naughty boy.

Tom yaramaz bir çocuktu.

- You're bad.
- You're mean.
- You're naughty.

Sen kötüsün.

- Tom was naughty.
- Tom was mischievous.

Tom yaramazdı.

Tom has been very naughty, hasn't he?

Tom çok yaramazdı, değil mi?

He was very naughty in his boyhood.

O, çocukluğunda çok yaramazdı.

Today schoolboys are more naughty than earlier.

Bugünkü erkek öğrenciler daha öncekilerden daha yaramazdırlar.

She got angry with the naughty boy.

O, yaramaz çocuğa sinirlendi.

How naughty you are! Stop bothering me!

Ne kadar yaramazsın! Beni rahatsız etmeyi kes!

The naughty girl assumed an air of innocence.

Yaramaz kız bir masum havası üstlendi.

He was naughty when he was a boy.

- Çocukken yaramazdı.
- O küçük bir çocukken yaramazdı.

Santa Claus doesn't bring presents to naughty children.

Noel Baba yaramaz çocuklara hediye getirmez.

I was very naughty when I was little.

Küçükken çok yaramazlık yapardım.

This naughty man also made islamaphobic statements on it

bu yaramaz adam bir de üzerine islamafobik açıklamalarda da bulundu

My piggy bank was broken by my naughty sister.

Benim kumbaram benim yaramaz kız kardeşim tarafından kırıldı.

He was very naughty when he was a little boy.

Küçük bir çocukken çok yaramazdı.

It was naughty of Mary to pull the kitten's tail.

Kedi yavrusunun kuyruğunu çekmek Mary'nin yaramazlığıydı.

You don't want to be on Santa Claus' naughty list.

Noel Baba'nın yaramaz listesinde olmak istemezsin.

The naughty boys kept egging on their friend to pull the girl's hair.

Yaramaz çocuklar arkadaşına kızın saçını çekmesi için gaz veriyorlar.

While she was running after the naughty boy, one of her shoes came off.

O, yaramaz erkek çocuğunu kovalarken onun ayakkabılarından biri çıktı.

- Tom is disobedient.
- Tom is impolite.
- Tom is rude.
- Tom is naughty.
- Tom isn't polite.

Tom yaramaz.