Examples of using "Jason" in a sentence and their turkish translations:
Bu Jason'dı.
Jason biraz önce kendini vurdu.
Jason'un kahverengi gözleri var.
Jason neden kendi canına kıydı?
Amanda ve Jason'un koyu saçı var.
pembe bir buğu tabakasına benzer bir şey görüyorum.
Şayet Jason beni ararsa, ona burada olmadığımı söyle.
Jason yağmura yakalanmış ve yeni takımını mahvetmişti.
Eğer Jason beni ararsa, ona evde olmadığımı söyle.
İkincisi, 'sanki Jason'a yardım edebilirdim gibi' diye düşünüyordum.
Jason Whitlock, bu kültüre ait olan müziğin, tavrın, tutumun eğitim karşıtı,