Examples of using "Flooding" in a sentence and their turkish translations:
Küresel ısınma kıyı sellerine neden olacak.
Haberler şehirde yayıldı.
Kabilenin flood konusundaki kabiliyetleri hafife alınmamalı.
İki haftalık şiddetli yağmur sel ile sonuçlandı.
Sel, altı bin hektar ekili alanı tahrip etti.
Geçen haftanın sağanak yağışları nedeniyle su baskınımız vardı.
Radyo sel olasılığı hakkında bizi uyardı.
Bu yolda trafik su baskınından dolayı kesintiye uğradı.
Tüm Asya'nın uluslararası piyasaya hücum edeceği anlamına geliyordu.
Nil'in periyodik taşkınları Mısır için çok önemlidir.
Radyo bir sel riski olduğu hususunda bizi uyarmıştı.
Eski güzel günlerin hatıraları sel gibi peş peşe geldi.
Bir Florida şehri sokaklardaki tuzlu suyu emmek için vakum hortumları ile donatılmış tanker kamyonları göndererek düzenli gelgit sel baskınına karşılık veriyor.