Translation of "Fishermen" in Turkish

They're fishermen.

Onlar balıkçı.

We're only fishermen.

Biz sadece balıkçıyız.

The fishermen are using nets.

Balıkçılar ağ kullanıyor.

The fishermen ignored Tom's warning.

Balıkçı Tom'un uyarısını dikkate almadı.

The fishermen got up before dawn.

Balıkçı adam şafaktan önce kalktı.

- They're fishermen.
- They're fishers.
- They're fisherwomen.

Onlar balıkçı.

The fishermen took photos of their catch.

Balıkçılar avlarının resimlerini çektiler.

Fishermen are particularly interested in their adductor muscles,

Özellikle balıkçılar bir eklem gibi iki kabuğu bir arada tutan organları

The fishermen cast their nets into the sea.

Balıkçılar ağlarını denize fırlattılar.

The fishermen think it isn't boring to jog.

Balıkçılar koşmanın sıkıcı olmadığını düşünüyor.

Fishermen are setting out their nets in deep water.

Balıkçılar derin sulara ağ atmakta.

The fishermen around here smoke most of their fish.

Buralarda balıkçılar balıklarının çoğunu tütsüler.

Many of the inhabitants of this region are fishermen.

Bu bölge sakinlerinin çoğu balıkçı.

They disguised themselves as fishermen and escaped in a boat.

Onlar kendilerini balıkçı olarak kamufle etti ve bir tekne ile kaçtı.

Tom's body was found by fishermen floating adrift in the sea.

Tom'un cesedi denizde başıboş yüzerken balıkçılar tarafından bulundu.