Examples of using "Distances" in a sentence and their turkish translations:
Kuşlar uzak yerlere uçarlar.
Tom'un mesafeleri yargılama sorunu var.
Uzun mesafe araç kullanamam.
Martılar büyük mesafeler katedebilirler.
O, uçakla uzun mesafelere yolculuk eder.
Ben uzun mesafeler yürümeye alışkınım.
Ben uzun mesafeler yürümeye alışkın değilim.
Rüzgar, tohumları uzak mesafelere taşır.
Uzun mesafeleri yürümeye alışkın değilim.
Tom uzun mesafeleri yürümeye alışkın.
- O uzun mesafe yürümeye alışkın.
- Uzun mesafeleri yürümeye alışkındır.
O, uzun mesafeleri yürümeye alışkındır.
Burada yapılar arasındaki mesafeler çok fazla.
veya kısa mesafeleri keşfedecek mühendisliğe sahipler.
Hiçbir şey arabayla uzun mesafe yolculuktan daha sıkıcı değil.
Bir takım yıldızındaki bireysel yıldızlar birbirlerine çok yakın görünebilir fakat aslında onlar uzayda büyük mesafelerle ayrılabilir ve birbirleriyle hiç gerçek bağlantısı yoktur.