Translation of "Plane" in Turkish

Tom's plane crashed.

Tom'un uçağı kaza yaptı.

The plane crashed.

Uçak kaza yaptı.

By plane, please.

Uçakla, lütfen.

Sami's plane crashed.

- Sami'nin uçağı düştü.
- Sami'nin uçağı kaza yaptı.

- What time is your plane?
- What time's your plane?

Uçağın ne zaman?

- Tom boarded the plane.
- Tom went on board the plane.

Tom uçağa bindi.

People traveling by plane

Uçak yolculuğu yapan insanlar

The plane crashed suddenly.

Uçak aniden düştü.

The plane flew east.

Uçak doğuya uçtu.

The plane increased speed.

Uçak hızı artırdı.

This is his plane.

Bu onun uçağı.

The plane turned eastward.

Uçak doğuya döndü.

Tom boarded the plane.

Tom uçağa bindi.

I'll go by plane.

Uçakla gideceğim.

Somebody sabotaged this plane.

Biri bu uçağı sabote etti.

We missed the plane.

Uçağı kaçırdık.

Did the plane crash?

Uçak yere çakıldı mı?

The plane landed safely.

Uçak güvenli bir biçimde indi.

Tom's plane went missing.

Tom'un uçağı kayboldu.

Where is the plane?

Uçak nerede?

This plane is his.

Bu uçak onun.

The plane is overbooked.

Uçak fazla rezervasyon almış.

The plane took off.

Uçak havalandı.

I boarded the plane.

Ben uçağa bindim.

Our plane arrived late.

Uçağımız geç geldi.

I went by plane.

Ben uçakla gittim.

Jim highjacked a plane.

Jim bir uçak kaçırdı.

Sami boarded the plane.

Sami uçağa bindi.

- He went aboard the plane.
- He went on board the plane.

O, uçağa bindi.

- I will go there by plane.
- I'll go there by plane.

Oraya uçakla gideceğim.

- Tom never boarded the plane.
- Tom never got on the plane.

Tom hiç uçağa binmedi.

They got on the plane when the plane was about to move

uçağa bindiler uçak hareket etmek üzereyken

- Have you ever traveled by plane?
- Have you ever travelled by plane?

Hiç uçakla yolculuk ettin mi?

- When does your plane take off?
- When does his plane take off?

Onun uçağı ne zaman kalkar?

- What time does your plane depart?
- What time does your plane leave?

Uçağın saat kaçta kalkacak.

He survived the plane crash.

Uçak kazasından sağ kurtuldu.

The plane is now operational.

Uçak artık kullanıma hazırdır.

Is the plane on schedule?

Uçak zamanında mı?

The plane took off easily.

Uçak kolayca kalkış yaptı.

He'll leave by plane tomorrow.

O, yarın uçakla ayrılacak.

His paper plane was fragile.

Onun kağıt uçağı narindi.

When does your plane depart?

Senin uçağın ne zaman kalkıyor?

The plane arrived on time.

Uçak zamanında geldi.

He bought a plane ticket.

O bir uçak bileti satın aldı.

I am travelling by plane.

Ben uçakla seyahat ediyorum.

There's the plane from Urumqi.

Urumqi'den gelen uçak var.

When does the plane leave?

Uçak ne zaman kalkıyor?

He went aboard the plane.

O, uçağa bindi.

I'll catch the next plane.

Bir sonraki uçağı yakalayacağım.

Why is the plane late?

Uçak neden geç kaldı?

Nobody got on the plane.

Uçağa kimse binmedi.

I made a paper plane.

Ben bir kağıt uçak yaptım.

We went aboard the plane.

Uçağa bindik.

Tom made a paper plane.

Tom kâğıttan uçak yaptı.

I got on the plane.

Ben uçağa bindim.

Tom got on the plane.

Tom uçağa bindi.

See you on the plane.

Uçakta görüşürüz.

We met on the plane.

Biz uçakta karşılaştık.

The plane is taking off.

Uçak kalkıyor.

Tom is on the plane.

Tom uçakta.

The plane began its descent.

Uçak alçalmaya başladı.

The plane began to descend.

Uçak alçalmaya başladı.

I cannot travel by plane.

Uçakla yolculuk edemem.

Tom never boarded the plane.

Tom hiç uçağa binmedi.

Is this plane on schedule?

Bu uçak vaktinde midir?

I made a model plane.

Ben bir model uçak yaptım.

They went aboard the plane.

Onlar uçağa bindi.

The plane landed at Narita.

Uçak Narita'ya indi.

Tom got off the plane.

Tom uçaktan indi.

They couldn't find that plane.

O uçağı bulamadılar.

Tom survived the plane crash.

- Tom uçak kazasından kurtuldu.
- Tom uçak kazasını atlattı.
- Tom uçak kazasında hayatta kaldı.

The plane has touched down.

- Uçak iniş yaptı.
- Uçak yere indi.

They boarded the wrong plane.

Yanlış uçağa bindiler.

Tom bought a plane ticket.

Tom bir uçak bileti aldı.

I was inside the plane.

Uçağın içindeydim.

I got off the plane.

Uçaktan indim.

I slept on the plane.

Ben uçakta uyudum.

I've never flown a plane.

Hiç uçakta uçmadım.

Tom has a private plane.

- Tom'un özel uçağı var.
- Tom'un özel bir uçağı var.

They are on this plane.

Onlar bu uçakta.

Tom is on this plane.

Tom bu uçakta.

Tom slept on the plane.

Tom uçakta uyudu.

Sami was on that plane.

Sami o uçaktaydı.

I will travel by plane.

Uçakla seyahat edeceğim.