Examples of using "Bestowed" in a sentence and their turkish translations:
Müdür ona bir kupa verdi.
Üniversite ona fahri doktora unvanı verdi.
Enstitüye büyük miktarda para bağışladı.
kahraman olarak çıkmıştı . Minnettar bir Napolyon, ona yeni bir unvan verdi: Prens of Eggmühl.
Hidayet eyle bizi doğru yola, o kendilerine nimet verdiğin mutlu kimselerin yoluna; o gazaba uğramışların ve o sapmışların yoluna değil.