Examples of using "Abide" in a sentence and their turkish translations:
Bana hoşgörü göster.
Sözüne uy.
Eleştirilere katlanmayacağım.
Kaçınılmaz olana uyun.
Tom sebzeye tahammül edemez.
Onun kabalığına dayanamam.
Ona nasıl tahammül edebiliyorsun?
Onun davranışına katlanamıyorum.
O kadar gürültüye katlanamam.
Sonuçlara bağlı kalmalısın.
Acı şekilde ağladığını duymaya katlanamam.
- Böyle zulüm görmeye tahammül edemem.
- Böyle zulüm görmeye katlanamam.
O sözüne bağlı kalmadı.
Yasalara uymak zorundasın.
her zaman koruyacağını düşünürsünüz.
Onlar kurallara uymak zorundalar.
Oyunun kurallarına uymalıyız.
Umuyorum ki,Japonya anayasaya göre hareket edecek.
Mary, Tom'un kirli giysilerini yere bırakmasına tahammül edemiyor.
O, sözünü tutmadı.
Ona bakmaya katlanamadım.
Yasalara uymak zorundasın.
Japonya umarım anayasasının 9. maddesine uyar.
Demokraside ilk ders halkın iradesine uymaktır.
O gürültüye katlanamam.
O ona verdiği sözü kesinlikle tutacaktır.
Biz kurallara uymak zorundayız.