Examples of using "Zodra" in a sentence and their turkish translations:
Seni hemen geri arayacağım.
Yakında tekrar arayacağım.
Eve vardığında beni ara.
Mümkün olduğu kadar kısa sürede geleceğim.
O geldiğinde biz başlayacağız.
İyice doyduklarında da...
Oraya varır varmaz bana yazın.
Dünya, çok hücreli organizmalar,
Birisi sunucuya girer girmez,
O, onu duyar duymaz buraya geldi.
Tom buraya gelir gelmez gidelim.
Yağmur durur durmaz gideceğiz.
Elimden geldiğince kısa sürede kitabı teslim edeceğim.
O, yalnız olduğu anda mektubu açtı.
O, geri döner dönmez çıkalım.
Oraya varır varmaz, yağmur yağmaya başladı.
Kararlaştırılır kararlaştırılmaz haber edin lütfen.
Bundan sonra, anladığım an son vereceğim.
- O beni görür görmez, gözyaşlarına boğuldu.
- Beni görür görmez gözyaşlarına boğuldu.
Ay'ın parlaklığı arttıkça süper sezgiler biraz atıl kalır.
Görür görmez onu tanıdım.
Bunu bir alıcı bulur bulmaz satacağım.
Saat ikiyi vurur vurmaz yatmaya gideceğim.
Oraya varır varmaz seni bilgilendireceğim.
TV'yi açtığınızda her şey bunun hakkında olurdu.
İstasyona vardığımda, seni ararım.
Tom odaya girer girmez herkes mutlu görünmeye başladı.
Savaş başlar başlamaz burası güvenli olmayacak.
Ve şöyle düşünürüz: "Zirveye ulaştığım zaman
Dişi, yumurtalarını bırakır bırakmaz erkekler sperm bulutları saçıyor.
Ortak anlaşma imzalanır imzalanmaz, ithalat üzerindeki kısıtlamaları kaldırabiliriz.
Gerçekliğe aşık olduğum o an bilmeliydim ki
O kadar yorgunum ki eve varır varmaz yatacağım.
Arkadaşlarınla iletişim kurar kurmaz onlara bir çığ geldiğini söyle.
15 yumurtasını bırakır bırakmaz başladığı yere dönmek zorunda.
Eve varır varmaz seni arayacağım.
Tom ilk kez sahneye çıkar çıkmaz gençler arasında popüler oldu.
Gelir gelmez sizinle iletişim kuracağım.
Isırdıktan birkaç dakika sonra denizkestanesinin zehri devreye giriyor.