Examples of using "Voedsel" in a sentence and their turkish translations:
Yemeğini ye.
sürekli yiyecek,
Sıcaklık, yiyecek... ...ve güvenlik.
Bolca yemek var.
Yiyeceğimiz bitti.
Bu yiyecek sağlıksız.
Hangi yiyeceklere alerjin var?
besin yapmak için --"trof."
Bolca yiyeceğimiz var.
Ben çiğ yemeği severim.
Yiyecek anlamına geliyor. Bu da enerji demek.
Yiyecek arıyorum.
Bu yemek.
Buzdolapları gıdanın korunmasına yardımcı olur.
Yiyecek almak için hiçbir yer yoktu.
Gıda, taze ve sağlıklıdır.
Gıda vücudumuz için yakıttır.
Çok fazla abur cubur yiyorsun.
- Bu yemek.
- Bu, yiyecek.
Onlar savaş kurbanları için yiyecek sağladı.
Yiyecek ve tarımdan bahsediyorum.
bu çiftlikler, en büyük tesislerde
Yemek bulma vakti geldi.
Tuz yiyeceği çürümekten korumak için yardımcı olur.
Yiyecek her görevin önemli bir parçasıdır.
ve kıyı boyunca yiyecek kaynakları da karşıma çıkabilir.
Yemeği de burnuyla bulur.
Kısa sürede Japon yemeklerine alışacaksın.
- Müzik ruhun gıdası olarak düşünülür.
- Müzik, ruhun gıdası kabul edilir.
Ciddi gıda ve yakıt sıkıntısı vardı.
Yedikten sonra midenizi yakan yiyecekler var mı?
Genellikle gece vakti avlanıyorlar.
Su kaynağı bulduğunuzda yiyecek bir şeyler de bulacaksınız demektir.
Yiyecek yakalamak için en iyi ihtimalimiz ne?
Kaynak, yiyecek bulmak ve susuz kalmamak için en iyi şansınız,
besinlerindeki karbonu suyun derinliklerine taşıyorlar,
Belki de gündüzleri yeteri kadar yemek bulmakta zorlanıyordur.
Niye gıdadan ağırlık ölçüsü ile bahsediyoruz?
İçinde şeker olan yiyecekleri yememeliyim.
Birçok evsiz insanın sağlıklı yiyecek almaya gücü yetmiyor.
Hükümet kış için onlara yemek verirdi.
Kış yaklaştıkça vahşi doğada yiyecek iyice azalıyor.
Yemek Almanya'da ucuzdur.
Artık yemek üretmek için güneşten faydalanamıyorlar.
Sağlıklı yiyecek yemeye çalışıyorum.
Ellerini, sanki bir parça yemek yiyormuş gibi kaldırıyor
Kurbağa yumurtası mı, zıpkınla balık avlamak mı? Yiyecek her görevin önemli bir parçasıdır.
Genellikle 20 dönümden az alanlarda işleyen düşük gelirli ülkelerde
ve yiyeceğimizin geleceğinin ne olacağını düşünmemize olanak sağlıyor.
herkesin yiyeceğe ve temiz suya ulaşabileceğini temin edecek fırsatlar...
Günde 17 gemi, hepsi acilen ihtiyaç duyulmaktadır yiyecek ve malzemeler.
Vahşi doğada yiyecek ararken seçiçi olamazsınız!
ve her gün yemek yiyen yedi milyar insandan biriyseniz
Ama siyah mürekkep beyninizin boşlukta yiyecek var sanmasını sağlıyor.
Fakat bu soluk ışık yerde yemek arayan hayvanlara pek fayda etmez.
O günlerce yiyeceksiz idare etmek zorunda kaldı.
Kar yüzünden ormanın zemininde yiyecek bulmak pek mümkün değil. Başka yerlere bakmalı.
Sadece ölüm kaldığında, son çare yiyecek için yalvarmaktır.
Acıkmaya başladım, peki yiyecek yakalamamızın en iyi yolu nedir?
Tom lokantalarda yediği şeylere dikkat etmeli, çünkü birçok yiyeceğe alerjisi var.
Sonbaharda stokladığı yiyecekler de tükenmiş durumda. Soğuk gecede yiyecek araması gerek.