Examples of using "Verdrietig" in a sentence and their turkish translations:
O üzgündür.
Üzülmeyin.
O, hüzünlü olarak gülümsedi.
Sen üzgünsün.
Üzgünler.
Çok üzgünüm.
Neden üzgünsün?
Seni o kadar üzen nedir?
Ben üzgün değilim.
O, niçin bu kadar üzgün görünüyor?
Üzgün görünüyorsun.
Uyandığımda üzgündüm.
Ben suçlu ve üzgün hissettim.
Üzülme.
Neden üzgünsün, Kraliçem?
Tom üzgün olduğumu biliyordu.
Neden üzgün olduğunu sordum.
Tom üzgün görünüyor.
Tom üzüldü.
Tom üzgün.
O kadar üzgündü ki neredeyse çıldırmıştı.
Üzgündüm.
Niçin bu kadar üzgünsün?